tatlidede

Erk Acarer kimdir? Erk Acarer kitapları ve sözleri

Türk Gazeteci, Yazar Erk Acarer hayatı araştırılıyor. Peki Erk Acarer kimdir? Erk Acarer aslen nerelidir? Erk Acarer ne zaman, nerede doğdu? Erk Acarer hayatta mı? İşte Erk Acarer hayatı...
  • 28.05.2022 00:00
Erk Acarer kimdir? Erk Acarer kitapları ve sözleri
Türk Gazeteci, Yazar Erk Acarer edebi kişiliği, hayat hikayesi ve eserleri merak ediliyor. Kitap severler arama motorlarında Erk Acarer hakkında bilgi edinmeye çalışıyor. Erk Acarer hayatını, kitaplarını, sözlerini ve alıntılarını sizler için hazırladık. İşte Erk Acarer hayatı, eserleri, sözleri ve alıntıları...

Doğum Tarihi: 1972

Doğum Yeri: İstanbul, Türkiye

Erk Acarer kimdir?

1972 yılında İstanbul'da doğan Erk Acarer, Ankara Üniversitesi, Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi, Sosyal Antropoloji Bölümü'nden mezun oldu. Global, Milliyet, Sabah gibi gazetelerde çeşitli görevlerde, FHM dergisinde yazı işleri müdürü olarak çalıştı.

Matruşkadan Tayyare, %100 İstanbul, Darül Fesad (Osmanlı Masalı), Cellatbaşı (Taht Şehrinde Zaman), Çizgi ve Anekdotlarla Atatürk serisi (4 cilt) ilk iki cildi olan "Mustafa Değil Mustafa Kemal"" ve "Laik Türkiye" haricinde TÜGİAD için hazırladığı "Genç Girişimcilerin Yaşanmış Başarı Öyküleri İŞİN SIRRI" ve "Genç Girişimcilerin Başarı Sırrı"yayınlanan kitaplarıdır.

Halen Cumhuriyet Gazetesinde gazeteci olarak görev yapan Erk Acarer evli ve bir kız çocuğu babasıdır.

Erk Acarer Kitapları - Eserleri

  • Yüzde Yüz İstanbul
  • Osmanlı Masalı
  • Çarşı Ulan!
  • Işid ve Türkiye
  • Taht Şehrinde Zaman
  • Korsan Kitap
  • Cellatbaşı
  • Darülfesad
  • Anekdotlarla ve Çizgilerle Atatürk - Laik Türkiye 2
  • Anekdotlarla ve Çizgilerle Atatürk - Mustafa Değil Mustafa Kemal 1
  • Matruşkadan Tayyare

Erk Acarer Alıntıları - Sözleri

  • Hayatımız nasıl değişiyor? Belki de esas soru, her birimizin geçmişte bir kaya gibi dururken, nasıl olup da ufalanıp, toz zerreleri gibi savrulduğumuz. (Çarşı Ulan!)
  • Her hayvanın üstün meziyetleri vardır. "Ormanda yere düşen bir toplu iğneyi; kartal görür, geyik duyar, ayı kokusunu alır" derler. Ferhad da bir kartal gibi gözlerini açmıştı, bir geyik gibi dinliyor ve bir ayı gibi koku almaya çalışıyordu. (Osmanlı Masalı)
  • Carsi kansere karsi! (Korsan Kitap)
  • Selimiye, büyük bir huzur abidesi gibi yükselmeye başladığında görenleri hayrete düşürmüştü. Sinan sonunda Ayasofya'nın kubbe çapını geçmişti. "Ustalık eserim" diyordu cami için. Ama alçakgönüllülüğü de elden bırakmamıştı. Caminin son rötuşlarıyla uğraşırken, çevresini kuşatan çocuklar yanına gelip ona bir minarenin eğri olduğunu söylemişlerdi. En ufak detaylarda bile kusursuzluğu ortaya koyan Sinan, bunun mümkün olmadığını bilse de çocuklara gülümsemişti. Söz konusu minareye ip bağlanmış ve "sözüm ona" hata düzeltilmişti. İşçiler halatı çocuklar ikna oluncaya kadar çekmişlerdi. Herkes büyük saygı duyuyordu ustaya. "Keşke" diyordu Sokollu, "Keşke her yerde onun gibi adamlar olsa." Ancak gün geçtikçe Osmanlı'da Sinan gibi adam sayısı azalıyordu... (Osmanlı Masalı)
  • İnebahtı'da yaralananlardan biri de Donkişot'un meşhur yazarı Cervantes'ti. Bu adam büyük deniz cenginde sol kolunu kaybetmişti. Ne var ki kalemi sağ eliyle tutuyordu. İşte bu yüzden yazmayı sürdürmüştü. Şanssız biri olduğu muhakkaktı. Cezayir'de tutsak edildiği sırada da yazmaya devam etmişti. Yel değirmenlerine saldıran Donkişot... Belki de kahramanını yaratırken İnebahtı Deniz Savaşı'ndan ilham almıştı. Çünkü ittifak donanmasının durumu aynen "yel değirmenlerine saldıran Donkişot" gibiydi. Sonuçta hiçbir şey olmamıştı. Sokollu ve onun ellerinde tuttuğu Osmanlı İmparatorluğu mağlubiyette bile bir zafer elde etmişti. (Osmanlı Masalı)
  • Devrim denilen hadise siyasi, fiziksel, toplumsal bir tanimdan cok, gonullerde pimi cekilmis bir bombadir. (Korsan Kitap)
  • Derler ki; aşk insanı kendisi olmaktan çıkarır... (Osmanlı Masalı)
  • elbette maymundan gelmedik ama koyuna gittigimiz kesin ! (Korsan Kitap)
  • Aslında insanoğlunun denizleri geçmesinin ardında ilkçağlardan bu yana rant tutkusu yatmaktadır. Haritaları aşıp yeni ve zengin yerlere ulaşmak... Belki de keşfetmek dedikleri burdur! (Yüzde Yüz İstanbul)
  • Ayasofya kendisi üzerinden rant yemek isteyenlere, büyüyemeyen çocuklara ve boş yere beklenti koyanlara inat gülümser. Tıpkı kutsal bir bilge gibi... (Yüzde Yüz İstanbul)
  • Kapısını arkadan sürgülemeyen semtimizin güzel sakinlerine… ‘Direnmeye gittim, geleceğim’ diyen esnafına… ‘Semt bizim, aşk bizim’ şiarının hakkını verirken, yere düşen insanlara korkusuzca kalkan olan delikanlılarımıza… Seccadesini sedye yapan cami imamına, su taşıyan kilise papazına… Başka renklere gönül verip rekabetini maneviyatlarına saklayanlara… Dualarını, iyi niyetlerini bizden esirgemeyen Antarktika’daki penguenlere… … Teşekkür ederiz. (Çarşı Ulan!)
  • Zamanın dalgalanmasıyla şekil alan yaşam öyküleri İstanbul'da kesişir. Ve... Bütün yollar... Sultanahmet'e çıkar! (Yüzde Yüz İstanbul)
  • İstanbul'da hayata bakmayı bilen aynı anda pek çok şeyi bir arada görür. (Yüzde Yüz İstanbul)
  • Tanri benim icimde (Korsan Kitap)
  • OKU! (Korsan Kitap)
  • Karanlık aydınlıktan, yalan doğrudan kaçar. Güneş yalnız da olsa, etrafa ışık saçar. Üzülme, doğruların kaderidir yalnızlık. Kargalar sürüyle, kartallar yalnız uçar. (Çarşı Ulan!)
  • Dün Gece Sevgilim Aradı Birden Ayrılalım Dedi Hayır Yok Senden Beşiktaşı Daha Çok Sevdin Benden Bitti Gitti dersin Soran Olursa Üzgünüm Sevgilim Anlaşamadık Siyah Beyaz Aşkı Paylaşamadık İşte Böyle Birşey Beşiktaşlılık Deplasmanda Dersin Soran Olursa (Çarşı Ulan!)
  • Açıkcası umudun yüzüne kimse bakmıyor artık. (Yüzde Yüz İstanbul)
  • Dünyada ne zaman değerli bir şey bulunsa insanlar ölmeye başlar (Yüzde Yüz İstanbul)
  • İstanbul'da bir kadını özlemek adettendir. Bir anne, bir sevgili ya da kız kardeş... (Yüzde Yüz İstanbul)

Yorum Yaz