Günahkar - Petra Hammesfahr Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Günahkar kimin eseri? Günahkar kitabının yazarı kimdir? Günahkar konusu ve anafikri nedir? Günahkar kitabı ne anlatıyor? Günahkar PDF indirme linki var mı? Günahkar kitabının yazarı Petra Hammesfahr kimdir? İşte Günahkar kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi

Çevirmen: Zeynep Zuhal Göçmen

Yayın Evi: Epsilon Yayınları

İSBN: 9789753313360

Sayfa Sayısı: 400

Günahkar Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Bir yaz günü öğleden sonra, Cora Bender'le kocası minik bebeklerini alıp göl kıyısına giderler. Uzaktan bakıldığında, güneşli günün keyfini çıkaran, son derece normal bir aile gibi görünmektedirler, ama Cora Bender'in göl kenarındaki diğer genç annelerden bir farkı vardır. Cora, o akşam kocası ve çocuğuyla eve dönmeyeceğini bilmektedir, çünkü ölmeye karar vermiştir.

Ancak bir anda her şey değişir. Akşam olduğunda, Cora Bender hâlâ yaşamaktadır ve bir cinayetin hesabını vermek zorundadır. Daha önce hiç görmediğini iddia ettiği bir adamı öldürmüştür. Bu genç kadının yabancı birini bıçaklamak için ne gibi bir nedeni olabilir?

Cora, suçunu itiraf eder. Polis, dosyayı kapatıp mahkemeye, zanlının suçunu itiraf ettiğini, delillerin de çok net bir şekilde ortada olduğunu gösteren bir rapor sunmaya niyetliydir. Ancak Baş Komiser Rudolf Grovian, olayın sıradan bir dava olarak değerlendirilmesine karşı çıkar. Grovian, Cora Bender'in müthiş bir sır sakladığını düşünerek vakayı soruşturmayı sürdürür. Adım adım yol alarak ortaya çıkardığı şey ise, kabus gibi bir yaşamdır. Başlamadan darmadağın olmuş, keder ve yalnızlık dolu bir yaşam...

Petra Hammesfahr büyük bir ustalıkla, ailedeki hataların ne denli yıkıcı olabileceğine ve bir çocuğun yalnızlığının varabileceği acı sonuçlara dikkat çekerken, insan ruhunun karanlık yanını da gözler önüne seriyor. Günahkar psikolojik gerilim türünde, unutulmayacak bir başyapıt.

Günahkar Alıntıları - Sözleri

Ertelemek, olayı büyütmek demekti.
Herkes neler olacağını biliyordu ve hiçbir şey yapmıyordu! Bekliyorlardı sadece.
Bazı şeylerin nedenini bilmenin ne kadar zor olduğunu anlamayacaktı...
Sen de istedin mi; bazen, seni bir kez olsun kollarına almasını?
Ben sadece yaşamak istiyordum, normal bir şekilde yaşamak!
Yalan bir hikayeyi, birkaç gerçek kırıntısıyla karıştırmak, hiçte iyi olmamıştı. Yalancının mumu çabuk sönerdi ne de olsa ve gerçek, insanın kafasına sopasını indiriverirdi.
Dinlemek istemeyen, hissetmek zorundadır.
İnsanın ne giydiği önemli değildi, kafasının içindekiler önemliydi...
Bazen çok fazla geliyordu her şey. O zaman, hemen uyumak, sonra da güzel bir rüya görüp, rüyalarımda yaşamaya devam etmek istiyordum.
Öyle ihtiyacım olurdu ki! Ve o yanımda olmazdı. Sürekli yakınımdaydı, ama hiçbir zaman yanımda değildi.
"Bazen çok fazla geliyordu her şey. O zaman, hemen uyumak, sonra da güzel bir rüya görüp, rüyalarımda yaşamaya devam etmek istiyordum."
"Nefesimi, biraz mantıklı şeyler söyleyebilen insanlara saklıyorum."
"Gelecek falan istediğim yok, öyle bir geçmişim var ki, bana bir yüzyıl yeter."
"Hiç kimse her şeyi bilemez."
Kadere karşı hiçbir şey yapılamıyordu.

Günahkar İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Birkaç yıl önce izlediğim bir diziydi "The Sinner". Diziyi çok beğenmiştim. Kitaptan uyarlama olduğunu öğrendiğim zaman "Kitabı alıp okumalıyım." dedim. Zor oldu gerçi bulmak, basımı yoktu. Ancak ikinci elini temin edebildim. Kitabın, dizisinden daha güzel olduğunu söylememe gerek yok sanırım. Hiçbir dizi ya da film bir kitabın yerini tutmuyor. Gelelim konuya; Cora, kocası ve küçük oğluyla birlikte göl kıyısına gider. Her şey normal gibi görünmektedir. Takii Cora, elindeki meyve bıçağı ile daha önce hiç tanımadığını söylediği bir adamı öldürene kadar. Cora suçunu itiraf eder. Ancak olayı yürüten baş komiser bunun sıradan bir cinayet olmadığını düşünür ve olayın peşine düşer. Gerçekler gün yüzüne çıkmaya başladığında, yaşananların korkunçluğu insanın kanını donduracak kadar acıdır. Hiçbir olay sebepsiz değildir. Çocukken yaşanan trajedi, aile ortamı, ebevenlerin hataları, din ile yapılan baskı, günah ile yapılan korkutmalar, sevgisiz bir ortam, kısıtlamalar, sınırlamalar, suçlamalardan kaynaklı sürekli bir suçluluk duygusu yaşayan çaresiz çocuklar. Böyle bir ortamda yetişen çocuklardan sağlıklı düşünmelerini istemek ve beklemek ne kadar doğru? Sonuç maalesef hiçte iç açıcı değil. Psikolojik gerilim türünde, akıcı, merak uyandıran ve insanın içini acıtan bir kitap Günahkar. Tavsiyemdir. (Nur)

Bu kitap aile kavramının çevrenin önemini o kadar iyi anlatıyor ki.. okurken gerçekten bu şartlar altında büyüyen çocuklara çok üzüldüm.. keşke bütün anne babalar çocuk sahibi olmanın çok büyük sorumluluk olduğunun farkına varsalar keskeee ... (beyza)

Bir kadın ailesiyle piknik yaparken ortada hiç sebep yokken tanımadığı bir adamı öldürüyor.Sorgulamada çıkarılabilen tek ipucu kadının duyduğu bir müziğin etkisiyle kafasında bir şeylerin harekete geçtiğidir. Kadının annesi işlediği bir günahtan; kendisi ve ailesini tüm hayati zevklerden mahrum ederek ve sürekli dua ederek kurtulabileceğine inanmaktadır.kızını baskıyla her şeyden mahrum ederek hatta günahın sebebi olarak gösterip onu suçluluk psikolojisiyle yetiştirmiştir. .Günahlarımızın bedeli kendimizi herşeyden mahrum ederek ödenebilir mi? Komşusundan küçük bir şeker çalan küçük kız ilk günler vicdan azabıyla yanıp tutuşur.bu günah sebebiyle Allah onlara nasıl bir ceza verecektir?Ama hiç bir şey olmaz.gittikçe günahlarını büyütmeye başlar ve ceza falan hiç bir şey olduğu yoktur.Sadece üzerine yapışan yıllar geçsede atamayacağı suçluluk duygusuyla ömrünü geçirir. Duyduğu bir müzikle açığa çıkan şey neydi? Çocukluğumuzdan bu yana yaşamımızdaki hatırlamak istemediğimiz her şeyi bilinçaltımıza atıyoruz. Ve günlük meselelerle üzerini örterek onu sürekli uyumaya zorluyoruz.O parçalar zamanla birleşerek dev bir canavara dönüşüyor ama biz hala onu uyutmaya zorluyoruz.Zayıf bir anımızda kendini dışarı salan canavar "kendime inanamıyorum.bunu nasıl yaptım"dedirtiyor insana.O yapılan şeyin tek sorumlusu orada beslediğimiz canavar. Büyüdüğün ailedeki her türlü davranış ve tutumun gelecekteki hayatını nasıl şekillendirdiğini apaçık anlatan psikolojik gerilim türünde yazılmış tam bir bilinçaltı romanı. (selda kiraz)

Günahkar PDF indirme linki var mı?

Petra Hammesfahr - Günahkar kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Günahkar PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Petra Hammesfahr Kimdir?

Almanya'nın sevilen ve çok okunan yazarlarından. 17 yaşında ilk kitabını yayınladı. Çevirmenlik de yapan yazarın "Sesiz Bay Genardy" adlı romanı birçok dile çevrildi ve başarılı bir şekilde filme çekildi; "Cam Gibi Gökyüzü" adlı romanı ise Siegburg'da Rhein Edebiyat Ödülü'nü kazandı.

Petra Hammesfahr Kitapları - Eserleri

Günahkar
Son Kurban
Sessiz Kiracı
Korkulu Bekleyiş
Camdan Gökyüzü
Çocuktuk Hepimiz

Petra Hammesfahr Alıntıları - Sözleri

"Kadın dediğin kadınca davranmalı." (Sessiz Kiracı)
İnsanın ne giydiği önemli değildi, kafasının içindekiler önemliydi... (Günahkar)
Sen de istedin mi; bazen, seni bir kez olsun kollarına almasını? (Günahkar)
İnsan kendini köşeye sıkıştırılmış hissediyor, kendini savunmak zorunda kalıyordu. Sonra da, karşısındaki kişinin şimdiye kadar düşündüklerini kendisi söylüyordu. (Çocuktuk Hepimiz)
"Bazen çok fazla geliyordu her şey. O zaman, hemen uyumak, sonra da güzel bir rüya görüp, rüyalarımda yaşamaya devam etmek istiyordum." (Günahkar)
"Gelecek falan istediğim yok, öyle bir geçmişim var ki, bana bir yüzyıl yeter." (Günahkar)
Yalan bir hikayeyi, birkaç gerçek kırıntısıyla karıştırmak, hiçte iyi olmamıştı. Yalancının mumu çabuk sönerdi ne de olsa ve gerçek, insanın kafasına sopasını indiriverirdi. (Günahkar)
Ben sadece yaşamak istiyordum, normal bir şekilde yaşamak! (Günahkar)
"Belki de gerçek diye bir şey yoktur." (Sessiz Kiracı)
Ertelemek, olayı büyütmek demekti. (Günahkar)
"Nefesimi, biraz mantıklı şeyler söyleyebilen insanlara saklıyorum." (Günahkar)
Dinlemek istemeyen, hissetmek zorundadır. (Günahkar)
Bazen çok fazla geliyordu her şey. O zaman, hemen uyumak, sonra da güzel bir rüya görüp, rüyalarımda yaşamaya devam etmek istiyordum. (Günahkar)
Kadere karşı hiçbir şey yapılamıyordu. (Günahkar)
Bunlar söylenmeyen, fakat karşısındaki kişinin alnından okuduğunuzu sandığınız gerçekler gibiydi . (Çocuktuk Hepimiz)
Arabanın içindeki çocukların ihtiyaçları karşılanmıştı. Jörg kendini kurtarmayı başarmıştı. Ama bunlar yalnızca üç kişiydiler. Bir dayanak bekleyen daha o kadar çok çocuk vardı ki. (Çocuktuk Hepimiz)
"Hiç kimse her şeyi bilemez." (Günahkar)
Bazı şeylerin nedenini bilmenin ne kadar zor olduğunu anlamayacaktı... (Günahkar)
Öyle ihtiyacım olurdu ki! Ve o yanımda olmazdı. Sürekli yakınımdaydı, ama hiçbir zaman yanımda değildi. (Günahkar)
Herkes neler olacağını biliyordu ve hiçbir şey yapmıyordu! Bekliyorlardı sadece. (Günahkar)