matesis
dedas

Kadın Olmak - Zeynep Oral Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kadın Olmak kimin eseri? Kadın Olmak kitabının yazarı kimdir? Kadın Olmak konusu ve anafikri nedir? Kadın Olmak kitabı ne anlatıyor? Kadın Olmak PDF indirme linki var mı? Kadın Olmak kitabının yazarı Zeynep Oral kimdir? İşte Kadın Olmak kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...
  • 10.05.2022 02:00
Kadın Olmak - Zeynep Oral Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Kitap Künyesi

Yazar: Zeynep Oral

Yayın Evi: Cumhuriyet Kitap Yayınları

İSBN: 9789944150637

Sayfa Sayısı: 368

Kadın Olmak Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Türkiye henüz kozasını kıramamısken, kadın hareketinin yeni basladığı

yıllarda, Zeynep Oral güçlü bir dille Kadın Olmakı yazdı. Dünya

kadınlarının ayrımcılığa karsı gelistirdikleri evrensel kadın

dayanısmasını ve dayanısmanın gücünü bizlere tanıttığı bu kitap, bizde

bir ilkti ve Türkiyeli kadınlara yepyeni bir dünyanın kapılarını açtı.

O kapıdan girdiğimde ben değismistim, yasamım değismisti Yıllar

sonra, kitabın düs dünyamda yarattığı zenginlikle, evrensel kadın

hareketinin bir üyesi olma sansını kazanmıs bir kadın olarak, tüm

kadınlar adına, bir kere daha tesekkürler Zeynep...

Kadın Olmak Alıntıları - Sözleri

  • Yeryüzü, işkenceyi sistemli ve yaygın bir biçimde uygulayan ülkelerle dolu… Yeryüzünde, işkenceyi yaygın ve sistemli bir biçimde uygulayan her ülke, “hayır, bizde işkence yoktur” diyor.
  • Yalnız kadın sorunlarıymış gibi görünen sorunlar, yalnız kadın haklarıymış gibi görünen haklar, ekonomik, politik, toplumsal sorunlardan ve haklardan ayrı şeyler değil.
  • Dünyadaki kadın hareketi politik bir eylemdir. Dünyadaki kadın hareketi toplumsal bir devrimdir.
  • Kenya'nın bağımsızlık lideri, ulusal kahramanı, eski devlet başkanı Jomo Kenyatta'nın kızı Margareth Kenyatta ve Kenyalı kadınların temsilcisi Kenya Hükümetler Dışı Örgütlerin Başkanı Eddah Gachukia, "Harambe" çağrısına yeni bir çağrı ekliyor: "Nyayo!" Salondaki tüm Afrikalı kadınlar bir ağızdan "Nyayo!" diye haykırıyor. Afrikalı olmayanlar da haykırıyor. Önceleri ne demek olduğunu bilmiyoruz. Ama olsun kulağa hoş geliyor. "Nyayo! Nyayo!" diye bağırırken bir de bakıyoruz anlamını öğrenivermişiz: "Sevgi, barış ve bütünlük" demekmiş. Öyleyse yeniden yeniden "Nyayo! Nyayo! Nyayo!.."
  • Kadınlar, dünyadaki sayıları oranında, ekonomik, politik ve toplumsal yaşamın yönlendirilişine katıldıkları gün... işte o gün Dünya Kadın Konferanslarına gerek kalmayacak. Belki o gün bile söz etmeyeceğiz. Ve erkek ya da kadın doğrusunu söyleyeceğiz: İnsan Hakları diyeceğiz.
  • Dünya üzerinde silahlanmaya dört saatte harcanan para, Birleşmiş Milletler Çocuk Fonu'nun yıllık bütçesine eşittir.
  • Bizler için başka insanlar, kendimizi gördüğümüz bir ayna oluyor. Artık aynalara bakamıyorum.
  • "Avrupa'da... Makinelerin dişlileri habire öğütür. En çok da sevinci, sabrı, direnişi, coşkuyu öğütür..." (Birleşmiş Milletler, J. Wiedel)
  • "Afrika'da... 'Onlar, toprakta karınca, suda balık, havada kuş kadar çokturlar.. Onlar yiyeceğin yüzde 80'ini üretip, kendileri aç kalanlardırlar.'" (İLO-Uluslararası Çalışma Bürosu)
  • Dünyanın tüm işinin üçte ikisini yapan, çalışan nüfusun üçte birini oluşturan kadınlar, dünya gelirinin onda birine, yeryüzünün malvarlığının yüzde birine sahip.
  • Christine Delphy'ye göre, ev içi üretimi, erkeklerin kadınları ekonomik olarak sömürmeleri dolayımıyla karşılıksız olarak gerçekleştirilir ve evlilik kurumuna dayanır. Patriyarkanın ekonomik temellerini oluşturan ev içi üretim tarzının hedefi ev içi üretimidir.
  • “Anne biz ne yaptık da bunları hak ettik? “ Sorma çocuğum. Artık sorma... Kimsenin sana yanıt verebilecek yüzü yok.
  • " İşçinin yerini makine aldıkça, işten ilk çıkartılacak olan kadınlardır. "
  • " Görünmeyen işlerde çalışan ya da görünmeyen iş kadınları, yeryüzünde ezici bir çoğunlukta. Sayıları hiçbir zaman belli değil. İstatistiklere geçmiyorlar bile. "

Kadın Olmak İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Kitabınızın son sayfalarını çok sevdiğiniz bir aktivitenin arkasına saklarsanız mutluluğunuz iki kat artar. Harika bir koşudan sonra aydınlatıcı bir kitap. Zeynep Oral'ın Nairobi'de ve Pekin'de katıldığı Dünya Kadın Hakları buluşmalarından elde ettiği deneyimleri paylaştığı kitaptan çok şey öğrendim. Kitabın başlığı her ne kadar Kadın Olmak olarak konmuş olsada tüm kitapda insan olmanın esasları sürekli olarak ön planda tutuluyor. İçeriği çok anlatmaya gerek yok. Feminizm üzerine okumalar yapmak hepimizin görevi. Biraz geriye çekilip toplumu değerlendirmeye kalktığınızda çok mantıksız çıkarımlar yaptıklarını görebilirsiniz. Burada tek suçlu onlar değil, barbar bir yaklaşım sergileyen din temelli yönetim şekilleri de çok etkili. Misal idam kararının her şeyi çözeceğine inanan kitleler var. Entelektüel gelişimini tamamlayamamış ya da bu yönde bir eğilimi olmayan insanların şiddetti şiddetle sonlandırmaya çalışmaları şaşılacak bir durum değildir. Aynı şekilde yine karar mekanizmalarını ele geçirmiş erkeklerin ve ideolojik kölelik altında olan yandaş kadınların söylemlerine bakacak olursak. Kadını makasla, çekiçle, penseyle bir kalıba sokmaya çalıştıklarını görürüz. Bunun sebebini anlamak zor değil. "Her erkeğin arkasında bir kadın vardır" saçmalığının gerçeğe bakan bir yanı da var elbette. Ve ipleri elinde tutan bu erk mekanizması arkalarındaki kadınların uyanmasından, tepetaklak olmaktan korkuyor. O yüzden üç çocuk diyor ve o yüzden kadın dediğin anne olandır, kadın dediğin sokakta gülmez, kadın dediğin çocuğunu büyütür diyor. Mevzu ne kadın olmak ne de erkek olmak. Kimseyi ötekileştirmeden insan olabilmek. (Ramazan Tekdemir)

Kadın Olmak PDF indirme linki var mı?

Zeynep Oral - Kadın Olmak kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Kadın Olmak PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Zeynep Oral Kimdir?

İstanbul'da doğdu. İzmir Amerikan Kız Lisesi ve Paris Yüksek Gazetecilik Okulu'nu bitirdi. Sorbonne Üniversitesi Tiyatro Araştırmaları Enstitüsü'ne devam etti. 1968 yılından 2001 yılına kadar Milliyet Gazetesi'nde çalıştı. 1972'de arkadaşlarıyla birlikte Milliyet Sanat Dergisi'ni kurdu. Gazeteci olarak, insan hakları, kadın sorunları ve gezi yazılarıyla, araştırma dizi yazı ve seri röportaj dallarında sayısız ödül kazandı.

Türkiye Tiyatro Eleştirmenleri Birliği, Nazım Hikmet Vakfı, Türkiye - Yunanistan Dostluk ve Barış Derneği, KA-DER (Kadın Adayları Destekleme ve Eğitme Derneği), Ana - Kültür Vakfı, "WINPEACE" (Türkiye ve Yunanistan Kadınları Barış Girişimi) gibi kuruluşların kurucularından. Bunların yönetiminde görev aldı. Türkiye Yazarlar Sendikası, PEN ve Türkiye Gazeteciler Cemiyeti üyesi.

Yayınlanmış 15 kitabı vardır. Bunlardan dördü "Katmandu'dan Meksika'ya", "Kara Sevda", "Bu Cennet Bu Cehennem", "Uzak Doğu'm" (Tümü Doğan Yayıncılık) gezi kitaplarıdır.

Mimar Ahmet Oral'la evli. Emre ve Kerem Oral'ın annesi. Lara, Yuna, Aslan, Maya , Emma, Noa ve Tara'nın büyükannesi.

Zeynep Oral Kitapları - Eserleri

  • Kadın Olmak
  • Tutkunun Romanı Leyla Gencer
  • O Güzel İnsanlar
  • Bir Ses
  • Bu Cennet Bu Cehennem
  • O Büyülü İnsanlar
  • Kara Sevda
  • Direniş ve Umut - Reha İsvan
  • Uzak Doğu'm
  • Katmandu'dan Meksika'ya
  • Sözden Söze
  • Esintiler 80'li Yıllar
  • Meslek Yarası
  • Esintiler 90'lı Yıllar
  • Konuşa Konuşa
  • Yaz Düşüm Yaz
  • Esintiler 2000-2010
  • Karanlıktaki İşık
  • Yaz Yüreğim Yaz

Zeynep Oral Alıntıları - Sözleri

  • Yeryüzü, işkenceyi sistemli ve yaygın bir biçimde uygulayan ülkelerle dolu… Yeryüzünde, işkenceyi yaygın ve sistemli bir biçimde uygulayan her ülke, “hayır, bizde işkence yoktur” diyor. (Kadın Olmak)
  • " İşçinin yerini makine aldıkça, işten ilk çıkartılacak olan kadınlardır. " (Kadın Olmak)
  • Bir memleket ne kadar zaafa uğrarsa uğrasın, biyolojik hayat şartları tamamen sönmediği müddetçe, orada hamle yapan, hamle yapmaya hazır bir gençlik daima bulunacaktır. (Sözden Söze)
  • Christine Delphy'ye göre, ev içi üretimi, erkeklerin kadınları ekonomik olarak sömürmeleri dolayımıyla karşılıksız olarak gerçekleştirilir ve evlilik kurumuna dayanır. Patriyarkanın ekonomik temellerini oluşturan ev içi üretim tarzının hedefi ev içi üretimidir. (Kadın Olmak)
  • Olmayacak şeylerle tutturarak, öfkelenerek, kızarak, çevresindekilerin üzerine yürüyerek ama en çok için için kendini yiyerek, tansiyonu yükseltiyordu.Buna gereksinimi vardı. Önce kendi içindeki ateşi tutuşturuyordu. O ateş bir kez tutuştu mu, sahnede volkan gibi patlıyordu, fırtına gibi esiyordu. Müzikolog, eleştirmen, sıradan opera dinleyicisi ... İtalya’da kiminle konuştuysam, Leyla’nın “antre”lerini unutamıyorlar: “Sahneye girdiği an, hepimizi kendi ateşiyle tutuştururdu.” (Tutkunun Romanı Leyla Gencer)
  • ...Damıta damıta çoğalttığım sevgiye, ufalaya ufalaya biriktirdiğim acıyı kattım: Korkuyu hesaba katmadan. Yasakları da. Öyle çok değişiyordu ki yasaklar." (Yaz Yüreğim Yaz)
  • bu kitap bir Türkiye şarkısı (Bu Cennet Bu Cehennem)
  • Gençliğe güveniniz. Zaten başka neye güvenebilirsiniz? (Sözden Söze)
  • “ Sevgili Gencer, size en içten gözyaşlarımı borçluyum. Böyle bir borcun altından nasıl kalkılır bilmiyorum. Size bütün kalbimle teşekkür ediyorum. Poulenc.26 Ocak 1957, Milano” (Tutkunun Romanı Leyla Gencer)
  • Çok geçmeden "Şakalar" başlıklı köşesinin iki özelliğini fark etti... İlki: Etkili oluyordu, akılda kalıyordu.İkincisi: Çok çabuk yayılıyordu. " Bu iki özelliği kavrayınca üstüne üstüne yürüdüm. Nitekim on beş gün sonra tanınmıştım bile. Böyle giderse, seneye arabayla geçersin Babıali'den dediler. O zamanlar en büyük lüks, zenginlik arabaydı. Dedikleri çıktı. Bir yıla kalmadan arabayla geçiyordum Babıali'den. Ellerim kelepçeli, polis arabasıyla..." (O Güzel İnsanlar)
  • Robotlaştırmak, insanın onurunu, insan iradesini, insanı yok etmektir! İradesiz insan ne işe yarar, neye sahip çıkabilir! (Direniş ve Umut - Reha İsvan)
  • Volkanın patlaması için yangının başlaması, kıvılcımların tutuşması gerek Fırtınanın kopması için de rüzgarın şiddetlenmesi... Leyla temsil öncesinde kendini şarj ediyordu. (Tutkunun Romanı Leyla Gencer)
  • Hapishanede insan tanımak, dışarıda tanımaktan farklı, orada numara falan kalmıyor. (Sözden Söze)
  • "Ben herkesin arasında yalnız bir insanım. Yalnızlığım bir yapıttaki sözcüklerin yalnızlığına benzer... Yapıtta binlerce sözcük var. Hepsi birden bir gerçeği söyler, hepsi de teker teker yalnızdır. Benimki böyle bir yalnızlık..." (Sözden Söze)
  • “Anne biz ne yaptık da bunları hak ettik? “ Sorma çocuğum. Artık sorma... Kimsenin sana yanıt verebilecek yüzü yok. (Kadın Olmak)
  • Usta çırağa yol göstermezse, ustalığı nerde kalır. Benim bildiğim, ustanın iyisi yol gösteren değil, sevmeyi öğretendir. Ustanın iyisi yüreğinin kapılarını sonuna kadar açıp, sevgisini yağma ettirendir. (O Güzel İnsanlar)
  • "Avrupa'da... Makinelerin dişlileri habire öğütür. En çok da sevinci, sabrı, direnişi, coşkuyu öğütür..." (Birleşmiş Milletler, J. Wiedel) (Kadın Olmak)
  • Korkmuyorum demek, insan değilim demektir. Toplumsal korku kötü. Onu duymamak gerek. (Sözden Söze)
  • "Gönlümle kafamı edemedim eş / Biri 70 yaşında biri 25." (Sözden Söze)
  • "Siz Abidin Bey, mutluluğun resmini yapabildiniz mi?" Yanıtı şöyle oldu: "Mutluluğun değil ama sevincin resmini zaman zaman yaptım. Mutluluk süreklilik gerektiren bir şey. Resim tarihinde pek de yapabilen olmadı.Korkunun, çirkinliğin, sefaletin, mutsuzluğun yapıldı da, mutluluğun hayır..." (O Güzel İnsanlar)

Yorum Yaz