Plasebo Sensin - Joe Dispenza Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Plasebo Sensin kimin eseri? Plasebo Sensin kitabının yazarı kimdir? Plasebo Sensin konusu ve anafikri nedir? Plasebo Sensin kitabı ne anlatıyor? Plasebo Sensin PDF indirme linki var mı? Plasebo Sensin kitabının yazarı Joe Dispenza kimdir? İşte Plasebo Sensin kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi

Yazar: Joe Dispenza

Yayın Evi: Ray Yayıncılık

İSBN: 9786059030144

Sayfa Sayısı: 368

Plasebo Sensin Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

"Plasebo Sensin sağlığınız ve yaşamınız için bedeninizde mucizeleri nasıl gerçekleştirebilceğinize ilişkin bir kullanma kılavuzu. En hafif deyimle muhteşem. O, belki de sizin tek reçeteniz."

- Dr. Christiane Northrup, Womens Bodies, Women's Wisdom ve The Wisdom of Menopause kitaplarıyla New York Times'ın en çok satan yazarı.

"Zihniniz yaptığınız herşeyin başarısı ya da başarısızlığı açısından inanılmaz derecede önemlidir...

Plasebo Sensin elinizdeki en önemli kaynağınızı güçlü bir şekilde keşfetmenizi sağlıyor ve genel olarak tüm alanlardaki başarınız için size bir çok edimsel araçlar kazandırıyor. Ayrıca Dr. Dispenza'nın karmaşık fikirleri hepimizin faydalanabileceği bir şekilde... Sunuş tarzına hayranım."

- Dr. Daniel G. Amen, Change Your Brain, Change Your Life ve Magnificent Mind at any Age kitaplarıyla New York Times'ın en çok satan yazarı.

"Plasebo Sensin'de paylaşılanların ne kadar gerçek olduğunu, yaşamsal tehdit içeren hastalıklara sahip kişilerle olan deneyimlerimden biliyorum. Bedensel deneyimler zihnin inandığı şeylerden ibarettir... Hepimiz kendi özümüzle uyarabileceğimiz şifayı yaratma potansiyeline sahibiz. Burada bütün mesele bu potansiyeli nasıl harekete geçireceğimizi öğrenmemizdir. Okuyup öğrenin."

- Dr. Bernie Siegel, A Book of Miracles ve The Art of Healing kitaplarının yazarı.

Değişim Zihinde Başlar

Plasebo Sensin Alıntıları - Sözleri

• Plasebo etkisi, sadece düşünce sayesinde iyileşmekle ilgilidir. Bununla beraber, düşüncenin kendisi henüz belirmemiş olan bir duygudur. Düşünceleri duygularla bir araya getirdiğimiz zaman, onlar gerçek olmaya başlar. Yani o zaman gerçeklik haline dönüşür. Duygusal bir imzaya sahip olmayan bir düşünce, boş bir deneyimdir ve bundan dolayı da uykudadır. Bilinmeyen, bilinir kılınmayı bekliyordur. Bir düşünceyi bir deneyimin içine kabul edersek ve sonra onu bilgelik haline getirirsek insan olarak evriliriz. Bir aynaya bakıp da yansımanızı gördüğünüzde onun, fiziksel varlığınızın görüntüsü olduğunu bilirsiniz. Peki ama gerçek benliğiniz, egonuz ve ruhunuz kendilerini nasıl görecektir? Yaşamınız, zihninizin aynadaki görüntüsüdür ve gerçekte kim olduğunuzdur.
• Çünkü hiçbir zaman yeterince zaman yoktur ve her şey çok zaman alır.
• Tedavisi mümkün olmayan hastalık yoktur, sadece tedavisi mümkün olmayan hastalar vardır. Siegel, aynı zamanda kuvvetli bir iyileştici güç ve koşulsuz sevgi olan umut hakkında yazmaya başladı. Umut, insanlara bağışıklik sistemlerinin en güçlü uyarıcısı olarak, doğal eczaneden iksirler sağlayabiliyordu.
• Hepimiz farklı etkilenebilirlik ve telkin seviyelerine sahibizdir ve bu da oldukça geniş bir etkilenebilirlik yelpazesi ortaya çıkarır. Herkes ister dış ister iç gerçekliklerden gelsin düşüncelere, telkinlere ve emirlere karşı kendi etkilenebilirlik seviyesine sahiptir ve bu seviyeler de çeşitli değişkenlerle dalgalanma gösterir. Kendi etkilenebilirlik seviyenizi ve tersi olan analitik düşünebilme ile ilgili seviyelerinizi düşünün. Analitik zihniniz ne kadar büyükse (ne kadar analiz ediyorsanız), o oranda az etkilenebilirsiniz demektir ve tersi de doğrudur, yani ne kadar az analitik zihne sahipseniz etkilenebilirliğiniz de o oranda artar.Analitik zihin (ya da eleştirel zihin) bilinçli zihninizin bir parçasıdır ve onun farkındasınızdır. O neokorteks düşüncelerin bir işlevidir. Neokorteks beynin bilinçli farkındalığının olduğu yerdir; o düşünür, gözler, anımsar ve problem çözer. Analiz eder, karşılaştırır, yargılar, yeniden düşünür, inceleyip sorar, kutuplaştırır, soruşturup mantığa vurur, akla döker ve yansıtır. O, geçmiş deneyimden öğrenilenleri alır ve onları gelecek sonuçlar üzerine ya da henüz deneyimlenmemiş olan bir olgunun üzerine uygular.
• Bazı insanlar bu deneyimi ruhun karanlık gecesi olarak adlandırırlar. O kendini kül olana kadar yakan anka kuşudur. Eski beniniz yeni bir tanesinin doğumu için ölmektedir. Elbette rahatsızlık hissedeceksiniz! Fakat merak etmeyin sorun yok çünkü bilinmeyen, yaratmak için en mükemmel yerdir. Bilinmeyen, olasılıkların var olduğu bir yerdir. Bundan daha iyi ne olabilir? Çoğumuz bilinmeyenden kaçmaya şartlanmışızdır, o halde şimdi bizim bilinmeyenin ya da boşluğun içinde ondan korkmak yerine rahat olmayı öğrenmemiz gerekir. Şimdi bana boşluğun içindeyken, yönünüzü bulamayacağınız, karşınıza ne çıkacağınızı bilmediğiniz veya geleceği öngöremediğiniz için rahatsız olduğunuzu söylüyorsanız, size aslında bu durumun harika olduğunu söylerim, çünkü geleceği öngörmenin en iyi yolu onu yaratmaktan geçer - bilinenden değil, bilinmeyenden.
• Bütün parçacıklar, uzam ve zamanın ötesinde maddi olmayan, görünmez bir bilgi alanıyla birbirlerine bağlanır ve bu alan (düşünce) ve enerjidir (frekans, şeylerin titreşim hızı). Çünkü her atom, özgün bir imzaya ve enerji alanına sahiptir. Atomlar, kolektif olarak molekülleri oluşturduğunda onlar, bilgi alanlarını paylaşır, sonra kendi eşsiz enerji desenlerini yaymaya başlar. Evrende atomlardan oluşan her şeyin yaydığı özgün ve eşsiz bir enerji imzası varsa sizin ve benim de böyle bir imzamız var demektir. Siz de ben de varlık halimiz temelinde, daima elektromanyetik bir enerji halinde bilgi yaymaktayız.
• Nöronlar, birlikte sinyaller gönderdikleri ve yüklü elementlerin alışverişini yapmaya başladıkları zaman, elektromanyetik alanlar üretir ve bu alanlar bizim, beyin taramalarında ölçebildiğimiz şeylerdir (bir elektroensefalograf ya da EEG gibi). İnsanlar ölçülebilir birkaç beyin frekansına sahiptir ve daha yavaş beyin dalgalarındayken bizler, bilinçaltı zihnin içsel dünyalarının derinliklerine daha kolay inebiliriz. Beyin dalgaları en yavaşından en hızlısına doğru şöyle adlandırılırlar: delta (derin ve onana uyku hali, tamamen bilirıçdışı hal), teta (derin uykuyla uyanıklık hali arasındaki bir alaca karanlık kuşağı), alfa (yaratıcı, görselleştirici hal), beta (bilinçli düşünceler) ve gama (bilincin yoğunlaşmış halleri). Beta, güncel uyanık halimizdir. Beta halindeyken, düşünen beyin ya da neokorteks, gelen bütün duyusal verileri işler, dış ve iç dünyalarımız, arasında anlam yaratır. Beta, meditasyon için en iyi hal değildir çünkü beta halindeyken dış dünyamız, iç dünyamızdan daha gerçek görünür. Beyin, dalga desenlerinin şu üç seviyesi beta-dalga spektrumunu oluşturur: düşük-aralıklı beta (bir kitabı okumak gibi zamanlarda görülen rahat, ilgili bir dikkatin olduğu hal), orta-aralıklı beta(öğrenme ve anımsama işlerinde olduğu gibi, beden dışındaki uyarıcılara odaklanmış dikkat hali) ve yüksek-aralıklı beta (stres kimyasalları üretildiğinde görülen yoğun odaklı ve kriz modundaki dikkat hali). Beta beyin dalgaları ne kadar yüksek olursa işletim sistemimize erişimimizden o kadar uzaklaşmış oluruz. Günlerimizin çoğunda beta ve alfa halleri arasında gider geliriz. Alfa bizim gevşeme halimizdir. Orada dış dünyaya daha az dikkat kesilir ve içsel dünyamıza fazla eğiliriz. Alfa halinde olduğumuzda meditasyon halindeyizdir; buna hayal kurma ya da gündüz düşü diyebiliriz. Bu haldeyken içsel dünya, dış dünyadan daha gerçektü çünkü o, dikkatimizin yöneldiği yerdir.
• Yeni bir şey düşündüğünüz zaman, nörolojik, kimyasal ve genetik olarak değişmeye başlarsınız. Aslında, sıradışı bir öğrenme süreci, yeni düşünme biçimleri ve taze deneyimler ile saniyeler içinde bile binlerce yeni bağlantılar oluşturabilirsiniz. Bu, sadece düşünerek, yeni genlerinizi hemen bireysel olarak aktive edebileceğiniz anlamına gelir. Bu zihnin maddeye olan üstünlüğüdür.
• 1970'lerin ilk yıllarında, Viyanalı fizikçi Franz Anton Mesmer, o dönemde mucizevi bir iyileşme olarak addedilen tıbbi bir modeli geliştirip sergilemeye başladığında bir anda ünlü biri olmuştu. Sir Isaac Newton'un insan bedeni üzerindeki gezegensel yerçekimi etkisi fikrini daha da geliştiren Mesmer, bedende "hayvansal manyetizm" adını verdiği görünmez bir sıvı olduğuna ve bunun manipüle edilmesiyle insanların iyileştirilebileceğine inanıyordu. Onun tekniğinde, hastanın bedenine bu manyetik sıvıyı dengeleyecek olan mıknatıslar değdirilmeden önce, hastanın Mesmer'in gözlerinin içine bakması isteniyordu. Sonra aynı etkiyi yaratabilmek için mıknatıslar olmadan ellerini sallamasının da yeterli olduğunu keşfetti. Çok geçmeden her oturum başladıktan sonra, hastalarında titreme, sarsılma ve kasılmalar gözlenmeye başlandı; Mesmer bunların tedavi edici olduğuna inanıyordu. Mesmer sıvıyı dengelemeye, onlar yeniden sakinleşene kadar devam ediyordu. Bu tekniği, felçten tutun, kasılmali hastalıklara, adet kanamaları ve hemoroidler gibi daha ufak sorunlara kadar pek çok alanda uyguladı.
• Kişiliğiniz; düşünceleriniz, eylemleriniz ve duygularınızdan oluşur. O varlık halinizdir. Bundan dolayı, aynı düşünceler, eylemler ve duygular sizi hep aynı geçmiş bireysel gerçekliğinize mahkum eder. Bununla beraber, birey olarak yeni düşünceler, edimler ve duyguları kucak açtığınız zaman kaçınılmaz olarak geleceğinizde yeni bireysel gerçeklik yaratmış olursunuz.

Plasebo Sensin İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Bir fizyoterapist olarak kitabın bana çok katkısı oldu.Bazen yaptığınız tedavi ne kadar iyi olursa olsun kişinin ruh halini,hissiyatını,olumsuz düşüncelerini kıramayabiliyorsunuz.Tedaviniz buhar olup uçuyor.İyileşmeyen hastalık yoktur iyileştirilemeyen hasta vardır sözü gayet yerinde bir sözdür.İyileşmek için hastanın önce kendi inanması gerekir,bunun için mücadele vermesi gerekir.Düşüncenin gücüne inanıyorum ve bunu gelistirmek ve uygulamak için çalışacagım.Önce benım deneyimlemem lazım.ben inanmalıyım ki hastalarıma ve cevreme bunu yansıtabileyim.Kitabı okumanızı tavsiye ediyorum . (Çetin)

Düşüncenin gücünü ,meditasyonun insan hayatına olumlu etkileri aktarılmış kitapta. Kitabın yazarının da doktor olması ayrı güven veriyor insana. Anlatım dili de anlaşılır ve akıcı kitabı okurken sıkılmadım.Her sayfasında altını çizdim notlar aldım. Ayrıca kitabı okuyanlara 'şifa - heal' isimli belgeseli de izlemelerini tavsiye ediyorum. Şimdiden iyi okumalar. (HiLâL)

Plasebo, kelime anlamı olarak “hoşnut etmek” demek. Plasebo, hastaların sağlık durumlarına ilişkin olumlu beklentilerinin, nosebo ise negatif beklentilerinin etkisidir. Kitapta bu etkilerin nasıl olduğu, ne şekilde geliştiği, nelere yol açtığı, nasıl sonlandığı hastaların hayatlarından örneklerle açıklanmış. Etkilerin işleyişini iyice anlamamız için de beynimizin nasıl çalıştığı, genlerimiz, sinir sistemimiz, düşüncelerimiz, bilinçaltımız gerek görsellerle gerek çeşitli alt başlıklarla, tıbbi terimlerle ayrıntılıca yazılmış. Kitabı okurken bilgi bombardımanına tutulmuş gibi hissedebilirsiniz. Şahsen kitabı epey uzun bir zamanda bitirdim. Okunanların sindirilmesi gerekiyor. Açıklamalardan sonra meditasyonu anlatıyor ve kitabın sonunda meditasyon örnekleri yer alıyor. Bu yorumu yazmak için kitabı tekrar elime alıp çizdiğim yerleri okudum. Zaman zaman bunu yapmam gerekeceğini fark ettim. Çünkü bilinçaltımızda yeni inanç programları oluşturmak için onları sık sık tekrar etmek bilincimizi uyanık tutmamızı sağlar ve farkındalığımızı yükseltir. Kitabın bir yerinde,tedavi edilemeyen hastalık yoktur,tedavi edilemeyen hasta vardır, yazıyordu.Bizler de hastalıkların altında yatan sebeplere bakıyoruz.Görünenin ardına, zihin,beden,ruh üçlemesi içinde denge yaratmaya, bütüncül yaklaşımla iyileşme sağlıyoruz. Belki doktorunuz size şekeriniz sınırda dedi ve siz artık kendinizi şeker hastası kabul ettiniz ve gerçekten şeker hastası oldunuz.Belki coronovirüsten öleceğinize inandığınız için her şeyden, herkesten uzaklaşarak kendinizi evinize kapattınız. Neyi gözünüzde büyütürseniz, neyden bu derece korkarsanız, düşündüklerinizi yaşarsınız.Yani Plasebo da sizsiniz nosebo da.Kitabı merak eden herkese tavsiye ediyorum.Şifa olsun.Sağlıcakla. (Şeyda)

Plasebo Sensin PDF indirme linki var mı?

Joe Dispenza - Plasebo Sensin kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Plasebo Sensin PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Joe Dispenza Kimdir?

Joe Dispenza Kitapları - Eserleri

• Kendiniz Olma Alışkanlığını Kırmak
• Plasebo Sensin
• Doğaüstü Olmak
• Plasebo Sensin

Joe Dispenza Alıntıları - Sözleri

• Düşüncelerinizi ne kadar amaçlı bir şekilde yönetir ve bu durumdan sıyrılmanın sevincini ne kadar çok yaşarsanız, daha üstün bir iradeyle, onun aklıyla ve sevgisiyle o kadar çok örtüşürsünüz. (Kendiniz Olma Alışkanlığını Kırmak)
• Ve tüm bunlar sonsuz şimdide olmaktaydı. (Doğaüstü Olmak)
• Hepimiz farklı etkilenebilirlik ve telkin seviyelerine sahibizdir ve bu da oldukça geniş bir etkilenebilirlik yelpazesi ortaya çıkarır. Herkes ister dış ister iç gerçekliklerden gelsin düşüncelere, telkinlere ve emirlere karşı kendi etkilenebilirlik seviyesine sahiptir ve bu seviyeler de çeşitli değişkenlerle dalgalanma gösterir. Kendi etkilenebilirlik seviyenizi ve tersi olan analitik düşünebilme ile ilgili seviyelerinizi düşünün. Analitik zihniniz ne kadar büyükse (ne kadar analiz ediyorsanız), o oranda az etkilenebilirsiniz demektir ve tersi de doğrudur, yani ne kadar az analitik zihne sahipseniz etkilenebilirliğiniz de o oranda artar.Analitik zihin (ya da eleştirel zihin) bilinçli zihninizin bir parçasıdır ve onun farkındasınızdır. O neokorteks düşüncelerin bir işlevidir. Neokorteks beynin bilinçli farkındalığının olduğu yerdir; o düşünür, gözler, anımsar ve problem çözer. Analiz eder, karşılaştırır, yargılar, yeniden düşünür, inceleyip sorar, kutuplaştırır, soruşturup mantığa vurur, akla döker ve yansıtır. O, geçmiş deneyimden öğrenilenleri alır ve onları gelecek sonuçlar üzerine ya da henüz deneyimlenmemiş olan bir olgunun üzerine uygular. (Plasebo Sensin)
• Kuantumda var olmanın tek yolu farkındalıktır ya da daha iyi bir ifadeyle, bu âlemi deneyimlemenizin tek yolu farkındalığınızdır, duyularınız değil. Bilinç, farkındalık olduğundan ve farkındalık da dikkat etmek ve fark etmek olduğundan, bir defa duyuların dünyasının ötesine geçtiğinizde, yani kuantum alanının enerjisine dikkatinizi verdiğinizde, bilinciniz frekansın ve bilginin daha büyük bir seviyesine bağlanmış olur. Bu, kulağa ne kadar tuhaf gelirse gelsin kuantum alanı boş değildir. O frekans ve enerjiyle dolu sonsuz bir alandır ve bütün frekanslar bilgi taşır. Dolayısıyla kuantum alanını, maddenin fiziksel dünyasının ve duyularımızın ötesinde titreşmekte olan sonsuz miktarda enerji ile dolu bir alan olarak düşünün (yaratma işinde kullanabileceğimiz görünmez enerji dalgaları).Potansiyellerin sonsuz denizinde yüzen tüm bu enerjiyle tam olarak ne yaratabiliriz? Bu bize bağlıdır, çünkü özetle, kuantum alanı bütün olasılıkların var olduğu bir haldir. (Doğaüstü Olmak)
• Yıkıcı duygusal evrelerden birini değiştirdikçe, beden daha az kontrolden çıkar ve siz diğer pek çok kişilik özelliğini değiştirirsiniz. (Kendiniz Olma Alışkanlığını Kırmak)
• Bütün parçacıklar, uzam ve zamanın ötesinde maddi olmayan, görünmez bir bilgi alanıyla birbirlerine bağlanır ve bu alan (düşünce) ve enerjidir (frekans, şeylerin titreşim hızı). Çünkü her atom, özgün bir imzaya ve enerji alanına sahiptir. Atomlar, kolektif olarak molekülleri oluşturduğunda onlar, bilgi alanlarını paylaşır, sonra kendi eşsiz enerji desenlerini yaymaya başlar. Evrende atomlardan oluşan her şeyin yaydığı özgün ve eşsiz bir enerji imzası varsa sizin ve benim de böyle bir imzamız var demektir. Siz de ben de varlık halimiz temelinde, daima elektromanyetik bir enerji halinde bilgi yaymaktayız. (Plasebo Sensin)
• Eskiyi elemek ve yeniye yer açmak, bir dönüşüm sürecidir. (Kendiniz Olma Alışkanlığını Kırmak)
• Dikkatimizi maddi dünyadan çekip odaklanmamızı bilinmeyen alemine yönelttiğimiz ve şimdiki anda kaldığımız zaman beyin tutarlı bir tarzda çalışır. (Doğaüstü Olmak)
• Plasebo etkisi, sadece düşünce sayesinde iyileşmekle ilgilidir. Bununla beraber, düşüncenin kendisi henüz belirmemiş olan bir duygudur. Düşünceleri duygularla bir araya getirdiğimiz zaman, onlar gerçek olmaya başlar. Yani o zaman gerçeklik haline dönüşür. Duygusal bir imzaya sahip olmayan bir düşünce, boş bir deneyimdir ve bundan dolayı da uykudadır. Bilinmeyen, bilinir kılınmayı bekliyordur. Bir düşünceyi bir deneyimin içine kabul edersek ve sonra onu bilgelik haline getirirsek insan olarak evriliriz. Bir aynaya bakıp da yansımanızı gördüğünüzde onun, fiziksel varlığınızın görüntüsü olduğunu bilirsiniz. Peki ama gerçek benliğiniz, egonuz ve ruhunuz kendilerini nasıl görecektir? Yaşamınız, zihninizin aynadaki görüntüsüdür ve gerçekte kim olduğunuzdur. (Plasebo Sensin)
• ... Bir daha asla aynı kişi olmayacaktım. (Doğaüstü Olmak)
• Her şey bilincin bir düşüncesiyle başlar.. (Doğaüstü Olmak)
• Bazı insanlar bu deneyimi ruhun karanlık gecesi olarak adlandırırlar. O kendini kül olana kadar yakan anka kuşudur. Eski beniniz yeni bir tanesinin doğumu için ölmektedir. Elbette rahatsızlık hissedeceksiniz! Fakat merak etmeyin sorun yok çünkü bilinmeyen, yaratmak için en mükemmel yerdir. Bilinmeyen, olasılıkların var olduğu bir yerdir. Bundan daha iyi ne olabilir? Çoğumuz bilinmeyenden kaçmaya şartlanmışızdır, o halde şimdi bizim bilinmeyenin ya da boşluğun içinde ondan korkmak yerine rahat olmayı öğrenmemiz gerekir. Şimdi bana boşluğun içindeyken, yönünüzü bulamayacağınız, karşınıza ne çıkacağınızı bilmediğiniz veya geleceği öngöremediğiniz için rahatsız olduğunuzu söylüyorsanız, size aslında bu durumun harika olduğunu söylerim, çünkü geleceği öngörmenin en iyi yolu onu yaratmaktan geçer - bilinenden değil, bilinmeyenden. (Plasebo Sensin)
• Dış dünyanız içsel gerçekliğinizin bir parçasıdır. (Kendiniz Olma Alışkanlığını Kırmak)
• Siz bir insan olarak farkındalığınızı dilediğiniz şeye yöneltme özgürlüğüne sahipsiniz. Bu güç bolluğunu idare etme ve uygun şekilde kullanma becerinizi geliştirmek armağandır. Düşünce ve farkındalığınızı nereye koyarsanız, orası sizin gerçekliğinize dönüşür. (Kendiniz Olma Alışkanlığını Kırmak)
• Yeni bir şey düşündüğünüz zaman, nörolojik, kimyasal ve genetik olarak değişmeye başlarsınız. Aslında, sıradışı bir öğrenme süreci, yeni düşünme biçimleri ve taze deneyimler ile saniyeler içinde bile binlerce yeni bağlantılar oluşturabilirsiniz. Bu, sadece düşünerek, yeni genlerinizi hemen bireysel olarak aktive edebileceğiniz anlamına gelir. Bu zihnin maddeye olan üstünlüğüdür. (Plasebo Sensin)
• Dikkatinizi geçmişin şimdiki gerçekliğinden ya da öngörülebilir gelecek gerçekliğinden uzaklaştırdığınızda, enerjinizi geri çağırmış olur ve kendi elektromanyetik alanınız inşa etmiş olursunuz. (Doğaüstü Olmak)
• Kendinizi ya da kendinizin ve yaşamınızın anılarını aşmayı öğrendiğiniz zaman sizi geçmişim şimdiki gerçekliğine bağlayan her şeyle, herkesle, her yerle ve tüm zamanlarla bağlarınızı koparmış olursunuz. (Doğaüstü Olmak)
• Duygular iş başındaki enerji olduklarından, dış yaşamınızdan deneyimlediğiniz ve etkileşim kurduğunuz her şey, kendisine bağlı enerji yüklü bir duygu içerir. (Kendiniz Olma Alışkanlığını Kırmak)
• Çünkü hiçbir zaman yeterince zaman yoktur ve her şey çok zaman alır. (Plasebo Sensin)
• Değişim gösterdiğinizde, her türlü çevresel koşuldan daha üstün bir içsel düzeni ezberlemişsinizdir. Bu, enerjinizi yüksek tutar, yeni bir gerçeklikte bedeninizden, çevreden ve bağımsız olarak bilinçli kalmanızı sağlar. (Kendiniz Olma Alışkanlığını Kırmak)