Sevgiliye - Kenan Kalecikli Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Sevgiliye kimin eseri? Sevgiliye kitabının yazarı kimdir? Sevgiliye konusu ve anafikri nedir? Sevgiliye kitabı ne anlatıyor? Sevgiliye PDF indirme linki var mı? Sevgiliye kitabının yazarı Kenan Kalecikli kimdir? İşte Sevgiliye kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi

Yazar: Kenan Kalecikli

Yayın Evi: Minima Yayıncılık

İSBN: 9789758888245

Sayfa Sayısı: 115

Sevgiliye Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Seher vakti... Hayalinle uyudum; hayalinle uyandım. Uyanınca gülümsedin bana. "Günaydın," dedin. Güzellik anıtı gibisin. Venüs seni bilseydi, karalara bağlayıp yüzünü gizlerdi. Dolunay, yüzünün suya yansımasının acemi bir suretidir sevdiğim. Çiçekler, teninden yayılan kokunun kimyasını çözebilmek için doğanın umutsuzca deneme yanılmasıdır. Sesin, büyüsüyle beni bilmediğim uzaklara götüren senfonidir; sözlerin ilahi bir serzeniş. Bu güzelliğinle sürekli yanımdasın. Sen gelmeyince ben kaç kez gidiyorum senden, her defasında geri dönsem de... Ama hayalin terk etmiyor beni. Belli ki ikimizden de vefalı.

Sevgiliye Alıntıları - Sözleri

• Yüzlerce yıl öncesi kavimlerin putlara tapması gibi, maddeye yaparlardı. Kendi ürettiğine tapan ilkel yaratıklar olmaları zorlarına gitmezdi. Bütün toplumları mitoz bölünmeyle çoğalarak kuşattılar. Ülkeler yönettiler. Roma'yı yakarken lir çalıp oynamak, sıradan bir eğlenceydi onlar için. Kâbil'den beri cana kıydılar. Ateşle beslenirlerdi. Suları kirlettiler.
• Aşk kendi ikliminde yaşanan bir uygarlıktı, boyun eğmezdi.
• Yirmi dört saat seni düşünüyorum. Düşlerimde umut oluyorsun, uyandığımda, yokluğunla felâketim.
• Mecnûn, Leylâ'sının aşkıyla yanarken, babası, Leylâ',yı başkasına verir. Ama Leylâ evlendiği adama eş olmaz.bir süre sonra kocası ölür. Leylâ, Mecnûn'u aramaya başlar. Bir gün karşılaşırlar. Mecnûn, yıllardır görmediği o görkemli insanın -âşıkların gözünde bütün sevgililer görkemlidir- yüzüne bakıp, "Hayır! Sen Leylâ değilsin," der. "Eğer sen Leylâ',ysan, benim içimdeki Leylâ kim?"
• Biz, adına yaşam dediğimiz sürecin en önemli gerçeğini biliyoruz: Önce sevmek vardı. Sevdik. Sonra da aşkı keşfettik, sonucunu düşünmeyi bile insan olmamıza aykırı saydık.
• /Ona bir tutam gûl sundum. Göğsüne bastırdı, kokladı,güldü. Gül bahçesi sundum, "Dikeni var," dedi, yüzünü astı, gitti./
• Ona bir tutam gül sundum. Göğsüne bastırdı, kokladı, güldü. Gül bahçesi sundum, "Dikeni var," dedi, yüzünü astı, gitti.
• Bir kır çiçeğinin taç yaprağına ",umut" yazıyorum. Nice soğuk gecelere direniyor da bir sözünle kırılır diye korkuyorum...
• "...Ben seni sensiz de yaşarım sevdiğim. Gün olur, teslim olurum belki korkularıma, görmezsin beni. Seni korkularımda yaşarım. Gecenin bir yarısı kan-ter içinde uyanırım düşlerimden, kimbilir kaçıncı yitirişimdir seni, hakedilmemiş yenilgilerimde. Seni yalnızlıklarımda yaşarım, bir çiğ tanesi düşmüş gibi rengini unuttuğumuz çiçeklerin üstüne. Seni, bana bir türlü getirmeyen her yeni günün sonunda tattığım, içime tortu gibi çöken, yağmalanmış umutlarımda yaşarım. Boğazımda kilitlenen sancılardasındır artık, bilmezsin. Yoksun, olmazsın, sen beni yaşayamazsın!..."
• Sevmek, yalnızlığı göze alabilmektir çoğu zaman.
• "... Yağmur taneleri cama vururken, en çok yağmur taneleri cama vururken, anılar yürüyecek üstüne... Sen anılara yürüyeceksin. Beyninde tokat gibi patlayacak yokluğum ve yanaklarını çizen ıslaklıklar. Bir aşk daha, şarkılarda kalan. Şarkılara kalan..."
• "... Anlatamadığım ne çok şey birikti içimde. Zıtların çekişmesinde aşkı ve seni aramak varmış, çok yazık! Dökülürken bütün korunmasızlığımla hayaline, göğsüme bıçak gibi oturan uzak yakınlıklarda susmak varmış, unutmaya çalışarak belki de ezbere bildiğim ne varsa..."
• ... İnsan, anlayabildiği kadar yaşar.
• Bir aykırı direniştir yaşamak.
• Aşkın bu kadar düşmanı olduğunu seni sevmelerimde öğrendim.

Sevgiliye İncelemesi - Şahsi Yorumlar

"-Görünmez mürekkep yapacak Jem, ben de o mürekkeple Dill'e mektup yazacağım. Bunun ne faydası olduğunu sordu Francis. -E ama benden aldığı mektup boş çıkınca yüzünün ne hâl alacağını düşünemiyor musun? Onu deli edeceğim." En sevdiğim kitapların başında gelen Bülbülü Öldürmek kitabından bir alıntı... Görünmez mürekkeple yazılmış bir mektup. Suya yazılmış gibi. [Kamu spotu;gonderi/24596213 (Bülbülü Öldürmek incelemesi)] Kenan Kalecikli, adını ve kitaplarını ilk defa duyduğum bir yazar. Sahaflara da sordum, çoğunun yazardan haberi yoktu. İnternetten arama yaptım, pek de bilgi alamadım yazarın hayatı veyahut yazdığı yazılarla ilgili. Baktım içinden çıkılmaz bir hâl alıyor, araştırmayı bıraktım ve başladım okumaya... Aşk nedir? Sadece bir fotoğraf karesinde el ele tutuşurken poz verip paylaşmak ve beğeni almak mı? Ya da sürekli kavga edip, efkârlanıp da arabesk dinlemek midir? İşte bunlardan öte olan aşk, sevgi, sevgili ve insanların artık aşka olan bakış açılarına yer vermiş bu kitapta. Yer yer yaptığı betimlemeler ile çok güzel duygular tattırdı bana yazarımız. Ah Kafka ah... Bu mektup yazma işi de hep senden sonra meşhur oldu. :/ 'Sevgiliye, Suya Yazılan Mektuplar' suya mektup yazılır mı? Yazıldı diyelim, suda izi kalır mı? Boşa mı yazıldı şimdi onca söz, şiir... Demek ki gitti hepsi. Sevdiğine o kadar mektup göndermiş de geri dönüşü olmamış bu mektupların. "Seni seviyorum" demenin türlü çeşitlerini dile getirmiş Kenan Kalecikli, ama sevdiğinden bir güzel söz işitememiş. Telefonda sesini duymayı soluk almak kadar önemli saymış, sevdiği onu hiç anlamamış. Bu yüzden de suya yazmış mektuplarını. Söylemeden geçemeyeceğim, sevdiği kadına gönderdiği mektuplar çok güzel tabiî ki. Eşsiz, özel ve sevgi dolu cümleler bütün kitabı kaplamış. Ama 120 sayfa boyunca bu kadar aşk ve sevgi okuyunca sıkıyor insanı. Tek sorun bu, okurken sıkılabilir hatta bir süreden sonra "abartmış yahu bu yazar" diyebilirsiniz. Sevdiğiniz bir dostunuza verilebilecek, hediye edilebilecek bir kitap. İçinde, günümüz dünyasına, aşkın maneviyatını anlamayan insanlara, aşkı küçük bir çoğalma şekli görenlere karşı bir başkaldırı bildirisi var. İlâhî aşka dönüşen bir mektuplar dizesi var. Gözyaşları var, duygu var, aşk var, sevgi var. Suya yazılmış mektuplar var. Mektupların değerini anlatan yazılar var... Sevgilerle... :) (Ö. S. A.)

Onun kimi zaman okuyabildiği, bazen duyabildiği, çoğunlukla hissettiği, iç çekişler, haykırışlar incecik fısıltılardır. O yokken yalnız gecelerde, onunla konuşma arzusunun doruğa çıkmasıyla kağıda dökülen, o okuyamadığı için zamanla suyun eritip yokettiği serzeniştir... Sade akıcı yazılarıyla bir insanın bir insana duyduğu şu aşka bakın dedirten aşk mektupları kimi zaman böyle aşk böyle sevgi varmıydı ulan! Dedirten ve kimi zamanda sevgisine kavuşamadığı için üzülecek olan sizler... Sakin kafayla okumanızı tavsiye ederim. (Rahmi Tice)

Sevgiliye PDF indirme linki var mı?

Kenan Kalecikli - Sevgiliye kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Sevgiliye PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Kenan Kalecikli Kimdir?

Kenan Kalecikli Kitapları - Eserleri

• Sevgi Günlüğü
• Sevgiliye
• Tristan ve İseut
• Hayallerimi Sende Unuttum
• Yalnız Sen Varsın
• Sevgili(m)
• 7 Mektup
• Aşkı Konuşmak
• Yenilmeyen Deha Atatürk
• Fotoğraf Altı Yazıları
• Hacı Bektaş
• Aşkın Ömrü Yüreğiniz Kadardır
• Kartpostal Yazıları

Kenan Kalecikli Alıntıları - Sözleri

• Kadın öfkesi korkunç şeydir. Sakınmalı! Bir kadın ne denli çok severse, hıncını da o denli acımazsızca alır. Kolay severler, ama nefret etmeleri de o denli kolay olur. Bir de nefret ettiler mi, bu, dostluklarından daha uzun sürer. Aşklarını durdurabilirler,ama kinlerini asla! (Tristan ve İseut)
• Her aşkın kendi masalı vardır. Sevgililer beklenmedik yıkımlara karşı amansız bir direnişi sürdürürlerken yaşadıkları çatışmalardan bunaldıkları anlarda bu masallarda yitip giderler. Kurdukları hayal ülkelerde hiçbir toplum bu onurlu insanlara sevmeyi yasaklayamaz. (Sevgili(m))
• Aşk yaşamak içindir, ölmek için değil. (Aşkı Konuşmak)
• Beni anlamayan insanlar üzemiyorlar seni de üzemesinler.Çünkü sen birazcık hüzünlü olsan ben normalde en sevinmem gereken zamanlarda bile gülümsemeye utanırım .yaşamın terazisinin bir kefesinde canımdan çok sevdiğim sen diğer kefesinde beni şu yalan dünyada oyalayacak diğer etkenler ki dünyanın bütün serveti de bunların içerisinde olsun sen her zaman ağır basarsın Neden bunu bilmiyorsun? Ben mi çok yetersizim gerçekten, sen mi gönül gözüyle göremiyorsun beni? hadi aç gözlerini sevgili Hazan !bana değer verdiğini gerçekten değer verdiğini kanıtla artık senden kendim için hiçbir şey beklemiyorum sanırım buraya kadar anlaştık artık farklı olduğunu bileceksin bu farklılıktan dolayı ödeyeceğin bedeli en aza indirgemek için çırpındığımda seni bir gün seninle tanıştıracağım onu sen de çok seveceksin. benim kadar seveceksin diyemem onu hiçbir canlı benim kadar sevmez bunu sana da kanıtlayacağım. yine mektubuna geçmek istiyorum "yaşam bu cezayı çekmek için mi verilmiş ?"sözünü hiç beğenmedim yaşam hiçbir şey için ceza olamaz sen de ceza çekmiyorsun yazdığım gibi farklı olmanın bedelini ödüyorsun hepsi bu.yaşam günün birinde senin için başlı başına ödül olacak bunu göreceksin inan yeter ki. (Yalnız Sen Varsın)
• "Sana üflenen ruhu katmadıkça bakışlarına, sahte kimliklerle varlık içinde yokluk kuşanırsın ancak." (Fotoğraf Altı Yazıları)
• Onu görmek istiyorum. Elini tutmak istiyorum. Yaşamak istiyorum. (Sevgi Günlüğü)
• "Tuzaklarla örülü bir labirentte ilerlerken tökezlediğim zamanlarda yanımda kendimden başka kimse olmadı..." (Hayallerimi Sende Unuttum)
• Aşk, sonu ölümle biten umarsız bir bekleyiştir. (Tristan ve İseut)
• Sanma ki mutsuzluğun anlaşılmıyor.Küçücük bir sıkıntın bile kilometrelerce uzakta olsam da bana ulaşıyor,bunu unutma. (Yalnız Sen Varsın)
• Aşkı yaşamak varken, aynı yerde iki yabancı gibi oturmayı, aşkı kaçamak bakışların arayışına bırakmayı hak ettik mi sence? (Sevgi Günlüğü)
• "Hangi mutluluk, hangi kahır sonsuza kadar sürmüştür? En uzun sürenler bile ömrün sınır taşına kadar değil mi?.." (7 Mektup)
• Aşkın bütün iklimlerinde sevdim seni. (Kartpostal Yazıları)
• Sürekli kendini üreten bir kırıklığın içinde tek başıma kalmalarımı kimsenin anlamasını istemiyordum. (Sevgili(m))
• Senin için döne döne yanmaktan korkmam da külümü başka küller arasında görünce tanıyamazsın diye korkarım. Kül ateşin çocuğudur sevdiğim. Kimin nasıl yandığını ateşten başkası bilmez. Yeryüzünde bir toz zerresi kalsam da ben seni yine tanırım. Çiçek yüzüne başka hangi toz gelse, dirilir, yine yanarım. (Kartpostal Yazıları)
• Aşkı bütün çiçekleri açmadan vururlar, tükenen sen olursun. (Kartpostal Yazıları)
• "Saçlarına her gece bir yıldız düşürmüyorsam, bu, elimi tutan güce teslim olduğum içindir..." (Hayallerimi Sende Unuttum)
• Yüzlerce yıl öncesi kavimlerin putlara tapması gibi, maddeye yaparlardı. Kendi ürettiğine tapan ilkel yaratıklar olmaları zorlarına gitmezdi. Bütün toplumları mitoz bölünmeyle çoğalarak kuşattılar. Ülkeler yönettiler. Roma'yı yakarken lir çalıp oynamak, sıradan bir eğlenceydi onlar için. Kâbil'den beri cana kıydılar. Ateşle beslenirlerdi. Suları kirlettiler. (Sevgiliye)
• "Platon'a sorarlar: 'İnsanlarda gözlemlediğiniz ve sizi en çok şaşırtan davranışlar nelerdir? Bilge Platon, şöyle bir karşılık verir: “Çocukluktan sıkılırlar, büyümek için acele ederler; sonra çocukluklarını özlerler. Para kazanmak için sağlıklarını yitirirler, ardından sağlıklarını geri almak için para öderler. Yarından endişe ederlerken bugünlerini unuturlar, dolayısıyla ne bugünlerini ne de yarınlarını yaşarlar. Böylece hiç ölmeyecekmiş gibi yaşarlar, hiç yaşamamış gibi ölürler.” (Hacı Bektaş)
• sesini duymayı ne çok istiyorum. delirme sınırlarını zorluyorum bu gece. Yaşar Nafi de olmasaydı hüznüm hangi boyutlara ulaşırdı bilmiyorum. (Sevgili(m))
• Af dileyerek yürümek Kabe'yi tavaf etmeye benzer. (Hacı Bektaş)