Cumhuriyet Kimindi ki?

MEMLEKET NEREDEN GELİYOR?

Basından bir haber: “Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç, üniversite öğrencilerinin 19 Mayıs Gençlik Haftası dolayısıyla düzenlediği dans ve müzik gösterilerini “edepsiz” bulduğu gerekçesiyle yarıda kestirmiş”..

Neymiş efendim; kısa eteklerin altında tayt yokmuş..

Bundan bir süre önce başka bir haber daha: “Bursa Emniyet Müdürü, park, bahçeler ve ormanlık alanlarda fuhuşun engellenmesini isteyen muhtarlara, "Dolaşmak için ben de evimden dışarı çıkınca, her ağacın altında bir çift var, her şey meydanda. Bunlar benimde kanıma dokunuyor. Ama iki taraf gönüllü olunca yapacak bir şey yok."  demiş...

Neymiş efendim; her çalının dibi bir yatak odası gibi imiş.

Son bir haber daha: “MTTB, Antalya'da üniversite kampüsü içinde AIDS'e dikkat çekmek amacıyla dağıtılan prezervatiflere karşı çıkmış”..

Neymiş efendim; ahlak dışı cinsel ilişkiyi teşvikle eşdeğermiş..!

Bugünlerde başka bir haber: “Yeşilay Mardin Şube Başkanı Lütfü Günlüoğlu yaptığı yazılı açıklamada, Artuklu Üniversitesi'nde okuyan ve kent dışından gelen öğrencilerin, kente ahlaksızlığı getirdiğini ve manevi çöküntüyü hızlandırdığını savunmuş”..

Neymiş efendim; üniversiteli gençlik, özgürlük ve medeniyet adına el ele, kol kola, sarmaş dolaş, uluorta gezmeye, gün ortasında herkesin önünde hayasızca sevişmeye başlamışlarmış..

Üstelik bir de gençlerin bu davranışları karşısında yetkilileri önlem almaya bile çağırmış Yeşilay Şube başkanı..

Acizane düşüncem, İçkiye, sigaraya, kumara savaş açan ve aldığım bilgilere göre okullar dahil bütün kurumlarda rağbet gören seminerler düzenleyen Yeşilay başkanının yaptığı bu etkinliklerin ulusal medyaya taşınması yerine, samimi duygularını biraz dobraca ifade ettiği konuşmasının malum medya tarafından fırsat bilinerek linç kampanyasına dönüştürülmesi hiç etik  değil..

Üniversiteler “Ya birbiriyle savaşan hırçın gençlik”, “ya da ortalıkta sevişen çirkin gençlik” yerine, ilim tahsil etmek gayesi ile gelen gençleri saygın ve hatırı sayılır bir eğitimden geçirerek mezun etmeli ve gururla “Yeni nesil bizim eserimizdir”  diyebilmelidirler..

Bunu yapmayan üniversiteler kusura bakmasın ama birkaç popülist başlık veya davranışla dünya bilim literatüründe değil, olsa olsa dünya film literatürüne sıralamaya girmeyi başarırlar.

CUMHURİYET KİMİNDİ Kİ?

Bu konu, dünden beri o kadar konuşuldu ki, soruyu tersinden sormuş olalım.

Batı kaynaklı her türlü dansı beceriyorsan,

Hangi yörede ne tür şarap meşhurdur biliyorsan,

Hangi kadehle ne tür içki içileceğini öğrenmişsen,

Beethoven veya Rodrigo’nun konçertosunu dinlerken kendinden geçiyorsan,

Köylüyü, geleneksel yapıyı, manevi şahsiyetleri 3.sınıf saymaya alışmışsan,

Milletin ordusunu millete karşı darbeye çağırıyorsan,

Su gibi içki tüketilen kokteyllerin laikliğin teminatı olduğuna yürekten inanıyorsan,

Kendini elit tabakadan hissedip,,

halkın ezici çoğunluğunu yıllar yılı ötekileştirebilmişsen,

İste Türk, ister Kürt, istersen Arap ol hiç fark etmez..

Bal gibi ara cumhuriyetçisisindir.

Yani emanetçi ama bir o kadar fena emanetçisindir.

Bu cumhuriyetin gerçek sahiplerine gelince…

Yayık ayranın tadına hala varabiliyorsan,

Tandırın külleri arasından aldığın sıcak ekmeği gürüm gürüm ısırabiliyorsan,

Adını resepsiyon dahi koysan,

Latin dans yerine Anadolu türkülerini birçok dilde hep birlikte mırıldanabiliyor, herkesimi kucaklayabiliyorsan,

Cumhuriyeti kuranların ve bu uğurda Çanakkale’de, Yemen’de şehit olan ecdadının aziz hatıralarını yüreğinde yapmacık değil, gerçek manada yaşatabiliyorsan,

Manevi değerlerini hayatın vazgeçilmezi sayabiliyorsan

İste Türk, ister Kürt, istersen Arap ol hiç fark etmez..

Cumhuriyet zaten senindi.

Kimindi diye her seferinde sorgulamanın anlamı yok ki..!

Sağlıcakla kalın

USTAD  30.10.2012