Ey Azade-4

Kaç yük utanç vuruldu bu yaşlı dünyanın yüzüne, neden ar edip utanmaz ey Azade!

Hanzala, Fatıma, Rim ve en son Amr tüm masumiyetlerine rağmen siyonist barbarlığın kanlı ellerinden kurtulamamışsa bizi siyonistlerin avı olmaktan kurtaran, başımıza özenle sarıp sarmaladığımız sefalet ve zillet elbisesi değilse nedir?

İzzet ve onurla ölmek mi yoksa zillet içinde şeref, onur ve haysiyetten bêpar ve mahrum köleden aşağı bir hayat sürmek mi makbul olan ey Azade!

Meğerse hayat da bir put imiş de bilmezmişiz.

Sıçra, kurtul, kır ihanetin ruh ikizi olan dünya meşgalelerinin prangalarını ey Azade!

Sağdan yanaşanların kancıklığına inat, gayret ve izzetin cennet kokulu şehadet limanına bir dua, bir temenni ve bir ümitle demir at ey Azade!

Kurtuluş ve necatın yegane vesilesi olan bir ayet bin müjde ile yola revan yiğitlerin aşkına seferine Gazze'nin direnişinden, Sinvar'ın cesaretinden Dayf'ın aklından, Bergusi'nin zekasından çal tüm dünya direnişçilerinin izzet kaynağı davası uğruna.

Umut tohumları saçıyorum aydınlık yarınlar adına en bakire topraklara ey Azade.

Yeşersin diye en aziz ve en azize çiçekler ümmetin baharı için Safa ve Merve'yi arşınlarcasına taş evlerin gölgesinden abbaralara ve dar sokaklara sırtımda endişe gayret yetiştiriyorum.

Zamanın kıskacında özenle aşkı dokuyorum kelimelere, ardından nazenin ve narin yüreklere ısmarlıyorum. Her biri yarınlarda umuda nefes olsun diye ey Azade.

Ve bilmelisin ki aydınlık yarınlar emek ister, cehd ister, özveri ve fedakarlık ister ey Azade.

Şafağa giden yollarda acı, çile, zorluk ve sıkıntı pusularda bekliyor.

Aydınlık yarınlar da büyümek için azizlerinden ismailler yetiştiren devrimler misali bedel istiyor.

Aşka, sevdaya, davaya baş koyan tandır yürekler, lavlar fışkıran özler istiyor.

Bundan unutma ey Azade, talipsen şafağa, onu zifirinin hamlinde büyütmeli ve onun doğum sancılarından kaçmak değil belki de ona koşmalısın.

İşte bundan adım adım, istikbal için anı inşa etme dert ve endişesinde olmalı insan.

Geçen her an ile çılgın eylemler koleksiyonuna birini daha eklemenin koşturmacasında...

Her koşuşturma bir bedeni yiyip bitirse, her eylem bir yangına dönüştürse de bedeni cografyaların azadlığına vesile bir çırpınış olsa olsa budur ey Azade.

Tükenmemek, yorulmamak belki de bir mum misali tükenirken kendiyle yarını inşa edecek ateşi tutuşturmak temennisiyle, Allah'a emanet olun.

Fatih AKMAN