diorex
life

M. Turhan Tan kimdir? M. Turhan Tan kitapları ve sözleri

Milletvekili, Siyasetçi, Yazar, Şair M. Turhan Tan hayatı araştırılıyor. Peki M. Turhan Tan kimdir? M. Turhan Tan aslen nerelidir? M. Turhan Tan ne zaman, nerede doğdu? M. Turhan Tan hayatta mı? İşte M. Turhan Tan hayatı... M. Turhan Tan yaşıyor mu? M. Turhan Tan ne zaman, nerede öldü?

  • 02.06.2022 04:00
M. Turhan Tan kimdir? M. Turhan Tan kitapları ve sözleri
Milletvekili, Siyasetçi, Yazar, Şair M. Turhan Tan edebi kişiliği, hayat hikayesi ve eserleri merak ediliyor. Kitap severler arama motorlarında M. Turhan Tan hakkında bilgi edinmeye çalışıyor. M. Turhan Tan hayatını, kitaplarını, sözlerini ve alıntılarını sizler için hazırladık. İşte M. Turhan Tan hayatı, eserleri, sözleri ve alıntıları...

Tam / Gerçek Adı: Mehmet Samih Fethi

Doğum Tarihi: 1886

Doğum Yeri: Sivas, Türkiye

Ölüm Tarihi: 25 Aralık 1939

Ölüm Yeri: İstanbul, Türkiye

M. Turhan Tan kimdir?

Sivas'ta doğdu. Asıl adı Mehmet Samih Fethi’dir. Babasının görevi nedeni ile bulundukları Diyarbekir’de dünyaya geldi. Aslen Sivaslı olup, Alaaddin Paşalar ailesine mensuptur. I. Abdülhamid'in kızı Hibetullah Sultan'la evlenen Alaaddün Paşa'nın torunlarından Sivas eşrafı Ahmet Fethi Bey'in oğludur.

Liseyi Gümülcine'de ve İstanbul Vefa İdadisi'nde okumuş, babasından ve özel hocalardan Arapça ve Farsça öğrenmiştir. Babası ölünce döndüğü Sivas'tan hukuk okumak üzere 1902'de İstanbul'a gitti. Küçük çalışmalar yaptığı bu yıllarda döneminin genç kuşak şair ve yazarlarıyla arkadaşlık yapmış fakat İstibdat idaresinin katı tutumu nedeni ile yazı yazanların başına çeşitli sorunlar açıldığından 1905'te tekrar Sivas'a dönerek orada öğretmen olarak görev yapmaya başlamıştır.

Bir süre Sivas Lisesinde tarih ve edebiyat öğretmenliği yaptıktan sonra İkinci Meşrutiyet’in (1908) ilanında yeniden İstanbul’a giderek, önce belediyede çalıştı. Açılan bir sınavda başarı göstererek Üsküdar Lisesinde edebiyat öğretmenliği yaptı. Daha sonra İçişleri Bakanlığı teşkilatına geçerek çeşitli yerlerde kaymakamlık ve mutasarrıflık görevlerinde bulundu. Bir dönem milletvekili oldu.

Cumhuriyet gazetesinde fıkra yazarlığı yaptı, romanlarını tefrika etti. Tarihî konuları işleyen romanlarıyla tanındı. Turhan Tan, gençlik döneminde Servet-i Fünûn dergisi ve çeşitli gazetelerde Bedrettin Yılmaz, Halil Rüştü gibi takma adlarla şiirler ve değişik konularda yazılar yayımlamıştı. Hayat Ansiklopedisi’nde M. S. imzasıyla yazdığı birçok yazısı vardır. Şiirleri kitap olarak yayımlanmadı. Şiirlerinde Edebiyât-ı Cedîde dönemi şairlerinin etkisi görülür. Derleme, düşünce, gezi kitapları dışında otuz dört romanı vardır. Bu romanların bazısı tefrika hâlinde gazete sayfalarında kalmıştır.

Başlıca Romanları:

- Ali Maceralar (1912),

- Cehennemden Selam (1928, 2010),

- Sevinç Han (1931),

- Gönülden Gönüle (1931, 2010),

- Kadın Avcısı (1932, 2010),

- Üç Ay Yatakta (1934),

- Akından Akına (1935, 2010),

- Cem Sultan (1935, 2010),

- Timurlenk (1935, 2010),

- Viyana Dönüşü (1936),

- Osmanlı Rasputini Cinci Hoca (1938),

- Hürrem Sultan (2010),

- Safiye Sultan (1939, 2010),

- Devrilen Kazan (1939, 2010),

- Cengiz Han (1962, 2010),

- Krallar Avlayan Türk (1939, 2010),

- Hint Denizlerinde Türkler (1939, 2010),

Derleme:

- Tarihte Türkler İçin Söylenen Büyük Sözler (1936),

- Atatürk (1939),

- Tarihî Fıkralar (1962),

Düşünce:

- Tarihî Musahabe (1937, 2010).

Gezi:

- Avrupa Notları (2010).

M. Turhan Tan Kitapları - Eserleri

  • Cengiz Han
  • Timur
  • Hürrem Sultan
  • Safiye Sultan
  • Cem Sultan
  • Yeniçeriler
  • Krallar Avlayan Türk
  • Akıncılar
  • Tarihte Türkler İçin Söylenmiş Büyük Sözler
  • Kösem Sultan
  • Fatih İstanbul'da
  • Esir Sultan
  • Lale Devri
  • Son Akın
  • Yavru Kartal
  • Devrilen Kazan
  • Viyana Dönüşü
  • Viyana Kapılarında
  • Topal Kasırga
  • Kadın Avcısı
  • Hacı Bektaş Ocağı Yeniçeriler
  • Cinci Hoca
  • Akdeniz'in Fatihleri
  • Rumeli'nin Fethi
  • Akından Akına
  • Perde Perde Tarih
  • Son Yeniçeri
  • Harun Reşit
  • Muhteşem Hükümdarın Sultanı Hürrem
  • Hint Denizlerinde Türkler
  • Timurlenk
  • Köşe Penceresinden

M. Turhan Tan Alıntıları - Sözleri

  • La erhame beynelmülûk ! (Padişahlar arasında hısımlık akrabalık yoktur) (Esir Sultan)
  • Aşkın dili evrenseldir. (Hürrem Sultan)
  • “Kimi debdebesine, kimi servetine, kimi şöhretine güvenen nice insanlar görülmüştür ki, tabiatın hükümlerine tahakküm edebileceklerine inanmışlar ve bu yüzden maskara olmuşlardır.” (Akıncılar)
  • Yozlaşmış milletlerin belli başlı vasıflarından biri de felâketlerden ibret almamak, gaflet uykusundan kolay kolay uyanmamaktadır. Ne harp bozgunlukları, ne içten dıştan dağılmalar, ne zelzele, ne tufan, yurt sevgisini unutmuş kütleleri uyanıklığa sürükleyemez. (Rumeli'nin Fethi)
  • Aşıkların, sevgililerine yaranmaları, onlara karşı kayıtsız ve şartsız uysal görünmekle olur. (Kösem Sultan)
  • Yüksek erkek, kadını yücelten erkektir. (Cengiz Han)
  • İnsan, dedi, tabiatın en kuvvetli unsuru. Bak, şu ada, ateşini içinde tutamıyor, fosur fosur duman kusuyor. Halbuki yüreklerinde birer yanardağ taşıyan bizler, o dağların alevlerini gene içimizde saklıyoruz. (Cem Sultan)
  • O, İstanbul'un hangi yıl alındığını bilmezdi. Yavuz'un yaptığı harplerin ve kazandığı zaferlerin tarihini merak etmiş değildi. Viyana'nın hangi Padişah zamanında muhasara edildiğini de işitmemişti. Fakat Üçüncü Murat'ın beş yüz halayık topladığını, her gece kırk kadınla işret ve saz meclisi kurduğunu, yüz on beş çocuk doğurttuğunu biliyordu. Avrat pazarını kurarken işte bu bilgiyi esas tutuyor, o dedesinden daha çok kadına sahip olmak ve yine ondan fazla çocuk doğurtmak istiyordu. (Kösem Sultan)
  • “Bana öyle geliyor ki bunlar (Türk Kadınları), süslenmek için elmas zümrüt takınmıyor. Belki o taşları –üzerinde taşımakla- süslenmiş, kıymetlendirmiş oluyorlar. Çünkü her Türk kadını paha biçilmez bir pırlantadır.” Leydi MONTEGU (İngiliz) (Tarihte Türkler İçin Söylenmiş Büyük Sözler)
  • “Hiç şüphesiz ki, ahlak bakımından Türk siyasetiyle medeni hayatı bütün cihana örnek olabilecek vaziyettedir.” Les Voyages Du Dicur Duloir (Tarihte Türkler İçin Söylenmiş Büyük Sözler)
  • Deli İbrahim'in kanını taşıyarak yetişen padişahlar Türk yurdunu ve Türk milletini felaketten felakete sürükledi. (Kösem Sultan)
  • Türk kadınlarının en büyük süsü, Türk oluşlarıdır. Bana öyle geliyor ki onlar süslenmek için elmas veya zümrüt takmıyorlar. Çünkü her Türk kadını canlı bir inci ve paha biçilemez bir pırlantadır. ~Lady Montague (Tarihte Türkler İçin Söylenmiş Büyük Sözler)
  • İstanbul, Türk olalı beri, Tanrı'nın beğendiği yerlerden biri olmuştur. Orada şimdi hava, Biraz cennet kokusu taşır. Şu, enikonu kevserleşir.. (Safiye Sultan)
  • İçkisiz saz, tuzsuz aşa benziyor. (Topal Kasırga)
  • Sevilmeden sevmek neye yarar ki ? (Topal Kasırga)
  • Kadın yüzüne inen bir sille, bülbül boğazına sarılan pençe gibi haindir. Bunu ya çocuklar, ya hayvanlar yapar. (Topal Kasırga)
  • İlk ve orta zamanlarda birçok panikler, karışıklıklar yaratmış olan bu dedikodu cereyanlarının temeli yine cehaletti. Cahil kütleler, kendi hayatlarının hâkimi ve sahibi değillerdi. Duygularını başkalarının duygularıyla ayar ederlerdi. (Rumeli'nin Fethi)
  • Beşeri ihtiraslar, aldatıcı renklerden tecrit olunarak layıkiyle tahlil olunsa, onların hep bir kaynaktan doğduğu neticesine varılır. Para hırsı, şöhret hırsı, ikbal hırsı, hatta bilgi hırsı güzellikten azami mikyasta istifade etmek hırsının çocuklarıdır. İnsanlar, para kazanmak için - iyi ve kötü - her vasıtaya başvururlar, birçok çukurlara girip çıkarlar. Bu zahmetin, bu didinmenin gayesi altından mezar yapmak değildir, güzelliklerden para kuvvetiyle müstefit olmaktır. (Cem Sultan)
  • İki büyük Türk hükümdarın birbirlerini yok etmeye çalışması acıklı bir şeydir. Eğer onlar uzun bir münakaşa devresi geçirdikten sonra karşı karşıya gelip te çarpışmasalardı, dost geçinselerdi, dil ve din birliğinin emrettiği kardeşlik vazifelerini anlasalırdı, tarihin seyri başka olurdu. Evet. İki Türk hükümdar boğaz boğaza gelmeselerdi, İstanbul'un Türkleşmesi yarım asır evvel vaki olacaktı ve Fatih'in orduları Anadoluda değil, Macaristan'da, Almanya'da dolaşacaktı. (Topal Kasırga)
  • "Sizde bunun hakkını unutmayın dedi kılıç olmasa tespihin sesini ancak çekenler duyar derviş." (Fatih İstanbul'da)

Yorum Yaz