Selçuk Orhan kimdir? Selçuk Orhan kitapları ve sözleri

Türk yazar Selçuk Orhan hayatı araştırılıyor. Peki Selçuk Orhan kimdir? Selçuk Orhan aslen nerelidir? Selçuk Orhan ne zaman, nerede doğdu? Selçuk Orhan hayatta mı? İşte Selçuk Orhan hayatı...

Türk yazar Selçuk Orhan edebi kişiliği, hayat hikayesi ve eserleri merak ediliyor. Kitap severler arama motorlarında Selçuk Orhan hakkında bilgi edinmeye çalışıyor. Selçuk Orhan hayatını, kitaplarını, sözlerini ve alıntılarını sizler için hazırladık. İşte Selçuk Orhan hayatı, eserleri, sözleri ve alıntıları...

Doğum Tarihi: 1977

Doğum Yeri: Afyonkarahisar

Selçuk Orhan kimdir?

Selçuk Orhan, 1977 Afyonkarahisar doğumlu. 1995'ten beri çeşitli edebiyat dergilerinde öyküleri ve eleştirel denemeleriyle görünüyor. Kansızlık (2000) ve Taş Kayık (2003) adında iki öykü kitabı ve 40 Hadis (2010) adında bir romanı bulunuyor.

Selçuk Orhan Kitapları - Eserleri

• 100 Soruda Oğuz Atay
• Aranmayan Özellikler
• 40 Hadis
• Güzel
• Müderris ve Virtüöz
• Kansızlık
• Başkalarının Buradaları

Selçuk Orhan Alıntıları - Sözleri

• Takımlardan Galatasaray'ı tuttu. Tuttuğu takımın ilk maçını on bir yaşında görebildi. (100 Soruda Oğuz Atay)
• Durum hem trajik hem komik. Zaten her trajedide bir komedi var, yani daha doğrusu, yaşanan dramın dışındaysan komedi oluyor. İçindeysen trajedi. (Başkalarının Buradaları)
• Okumanın bir yararını gördün mü bari? Başka insanları beğenmez oldum. Tolstoy gibi. (40 Hadis)
• B&B'deki uzun kariyeri süresince Faruk da birlikte çalıştığı üçüncü parti küçük çaplı şirketlere karşı hemen hemen aynı tutumda olmuştu; güvensiz davranır, görüşlerini paylaşmaz, bilinçli olarak pek çok şeyi belirsiz bırakırdı. Bu öğrenilmiş bir stratejiden çok iş yaşamının dayattığı bir huydu; insanları yönetmenin belli bir ilkesi yoktu - üç aşağı beş yukarı Tanrı'yı taklit etmek gerekiyordu. Yöneticinin ağzından çıkacak cümle tahmin edilememeliydi. (Aranmayan Özellikler)
• "Sence cennet var mı?" "Emin değilim." "Sence cehennem var mı?" "Bunu da bilmiyorum ama cehennemin olması sanki daha akla yatkın." (Aranmayan Özellikler)
• Politikaya bu kadar gömülenlerin başka insanları enstrümanlaştırmak dışında çaresi kalmıyordu. (Müderris ve Virtüöz)
• Uygarlığın işler durumda bırakılması işime gelmişti çünkü artık bu makineleri bozacak kimse yoktu. (Başkalarının Buradaları)
• Benim gördüğüm iki tür insan pazarlık etmez. Aşık kadınlar. Bir de silahlı adamlar. (Güzel)
• Sol omzuna boynundan başlayarak kramp girdi; bu kasılmaları zaman zaman yaşıyor, uzun süre bilgisayar karşısında kalmaya, hamlığa ya da uykusuzluğa bağlıyordu. Kalp rahatsızlığı geçirme olasılığını aklından silmeye çalışıyordu. Aslında otuz beşinden beri neredeyse tüm kötü olasılıkları aklından silerek yaşamayı deniyordu. Kaygılı bir adamdı; hayatı bir belirsizlikler yumağı gibi gördüğü için fazladan kötü olasılıklara kafa yormanın hiçbir yararı olmayacağına inanmıştı. (Aranmayan Özellikler)
• Zaten bunların hiçbiri para etmez diyor adam kitapları göstererek. Niyazi Gümüş, gülümseme de şaşırıyor, adamsa konuşmaya devam ediyor. " Bir kıymetleri olsa burada olmazdı hiçbiri. İnsanlar zamanlarını çok ucuza satıyor. Çok" (40 Hadis)
• Bir kitabı başlayıp bitiremeyince insan bir yeri açıkta kalmış gibi kerih bir çıplaklık duyar. (40 Hadis)
• Hiç kimseye kızmayacaktı. Öfke, insanın elini ayağını bağlıyordu ; insan, gücü varsa, canını sıkan şeyi silip ortadan kaldırmalıydı ; yoksa en az zarara uğrayacağı yolu seçerek yaşamına sarılmalıydı. (40 Hadis)
• Rüyasını düşünüyordu -insan kendi beynini barsakları kadar bile kontrol edemiyordu. (Aranmayan Özellikler)
• Tutunamayanlar'ı ise uzun, komik olmayan bir fıkraya benzetmişti ; kimi bölümleri çarpıcıydı, ama sayfalar laf kalabalığıyla, sızmayla, bayat espriyle kaynıyordu. Tamamını okuyamadı (40 Hadis)
• Atay, Türkiye için kaygılanan bir yazardı; Türk toplumunda kendi gördüğü sorunlarla ilgili bir iyileşme olabileceğine inanıyor, bunun yollarını da düşünüyordu. (100 Soruda Oğuz Atay)
• Okumak iptiladır ama sayfa sayısı artınca halkımız iptal olur. (40 Hadis)
• Muhteşem yalnızlığım herkesi korkutuyor. (100 Soruda Oğuz Atay)
• Niyazileşme lütfen. Toplumun McDonaldlaştırılması diye bir şey vardı ya hani, ben de Toplumun Niyazileşmesi diye bir makale yazacağım ; sinik insan sevmez, içten pazarlıklı, mankafa insanların kendi aleyhlerine yaşattıkları bir düzen.. (40 Hadis)
• Biz Oğuz Atay'ın sorguladığı dünyayı henüz aşmış değiliz. (100 Soruda Oğuz Atay)
• Lafımı çok beğenmiş gibi kaşlarını kaldırıp derin derin iç çekti; işte böyle düşünceyi duman gibi içine çeken, ekmek gibi çiğneyen yutkunan adamlardan korkmak gerekir, çünkü aslında ciddi değillerdir. Konuşmak bu adamlar için karşısındakini atıştırmaktır. (Güzel)