Ağlama Tuna - Halide Alptekin Kitap özeti, konusu ve incelemesi

Ağlama Tuna kimin eseri? Ağlama Tuna kitabının yazarı kimdir? Ağlama Tuna konusu ve anafikri nedir? Ağlama Tuna kitabı ne anlatıyor? Ağlama Tuna PDF indirme linki var mı? Ağlama Tuna kitabının yazarı Halide Alptekin kimdir? İşte Ağlama Tuna kitabı özeti, sözleri, yorumları ve incelemesi...

Kitap Künyesi

Yayın Evi: Yitik Hazine Yayınları

İSBN: 9789944766548

Sayfa Sayısı: 360

Ağlama Tuna Ne Anlatıyor? Konusu, Ana Fikri, Özeti

Balkan Savaşlarının 100. yıldönümünde faciayı iki Türk ailesinin gözüyle anlatan romanda savaşların öncesi, sıcak çatışmalar sırası ve anavatana göç esnasında yaşanan acı hatıralar, Romancı Halide Alptekin'in nefis üslubuyla okura sunuluyor. Halide Alptekin, Balkan faciasını kor alev gibi sinesine çeken ailesinin yaşadıklarını kalemiyle günümüz insanına aktarıyor.

Ağlama Tuna Alıntıları - Sözleri

Ağla Tuna arkamdan, ağla Kocadede'ye, Toprağın öz sahibi şimdi ñerdedir diye!
Türk; nehir deyince Tuna’yı, dağ deyince Balkanlar’ı hatırlar. Divane orman mısın, yoluma çıkan benim, Dağıttılar düzenim, hem ocağım hem evim, Asırlardır burada çoban, ağa ve beydim, Şimdi ne olacağım, oysa önceden neydim? Ağla Tuna arkamdan, ağla Kocadede’ye, Toprağın öz sahibi şimdi nerdedir diye!
Tuna derler bir gümrah nehirdir, bizim nehrimiz; Rumeli-i Şahane derler, verimli bir topraktır bizim vatanımız; Osmanlı derler bir koca imparatorluktur bizim devletimiz ve de İslamiyet derler en son, en yüce bir dindir bizim dinimiz.
Osmanlı Devleti’nde, Tanzimat Fermanı’ndan evvel vatandaşın hak ve hürriyeti yoktur, temel hak ve hürriyetler padişahın iki dudağı arasındadır, o yüzden ıslahata ihtiyaç vardır diyenler çok yanıldıklarının farkında değil. Zira meseleye bu peşin hükümle bakanlar, İslam hukuku ve tarihini bilmeyen cahillerdir.
........ geçinmeye gönlü olan yedi kralla geçinir, niyeti olmayan da kendisiyle dahi geçinemez....
Ay görmüşün, yıldıza minneti yoktur.
Ağaca çıkan keçinin, dala bakan oğlağı olur.
Tabancanın dolusu bir kişiyi korkutur, boşu kırk kişiyi.
Deveye “inişi mi seversin yokuşu mu” demişler. “Düze kıran mı girdi” demiş.
Bu Rumeli’nde sevdasına doyamadığım perişan bir güzellik var. Havası başka güzel, yağmuru başka güzel, bereketi başka... Asırlardır var olan çınarları, servileri, karaağaçları, kestane ağaçları ayrı güzel. Burada tütün içmek, türkü çığırmak bile tatlı bir keyif veriyor insana. Türbeleri, tekkeleri, erenleri, evliyaları daha tesirli..... Memleketin hiç bir köşesine yapılmadığı kadar cami, medrese, köprü, imarethane var; öylesine mamur, öylesine bakımlı..... Burası benim öz be öz vatanım! ..... Bülbüllerin öttüğü gül bahçeleri, baykuşların mekanı olmasın! Ömrümüz boyunca şırıltısı, çağlayışı ruhumuzu dinlendiren bereketli Tuna ağlamasın.
Horozun çok olduğu yerde sabah geç olur.
Lokmayı ağzına attın yut, düşmanı kazandın tut.
Sözüm ona adalet dağıtanlar, Hz. Ömer gibi konuşup Ebu Cehil gibi davranıyorlar.
Avrupa, acaba şu vahşiyane dökülen kanlardan dolayı katiyen mahçup olmayacak ve kızarmayacak mı? Fakat Avrupa utansın, utanmasın bugün her türlü lanete layıktır.
....... Akıncı beylerinin atlarını suladığı Tuna’m, benim nehrim; ovasında kuzularımın oynaştığı, üzerinden geçit veren yolların aşıldığı Balkan’ım, bitmeyen sevdam benim! Göz göre göre sizi bizden kopardılar. Unutmasınlar ki biz o topraklara mührümüzü vurduk. Tarih, Osmanlı’nın adaletinden dünya durdukça bahsedecektir. Lakin zulüm yapanları da nefretle hatırlayacak ve yedi ceddine lanet okuyacaktır. Ağla Tuna arkamdan, ağla Kocadede’ye, Toprağın öz sahibi şimdi nerdedir diye!

Ağlama Tuna İncelemesi - Şahsi Yorumlar

Balkan Savaşlarının 100. yılı münasebetiyle yazılmış olan bir roman. Bulgaristan'da yaşayan bir Türk ailesinin Balkan Harbi öncesinde o toprakları terk etme sürecini işliyor. Roman dili yetersiz olsa da iyi niyetli bir çalışma. (Mehmet Y.)

Balkan harbi'nin ayazı , Rumeli ' den Anadolu ' ya bir sonbahar yaprağı gibi savururken aileleri ; kuruyan göz pınarları en çok neye ağlayacağında kararsızdı. Vatandan kopan her parça bir yanınızı da alıp götürür mü? Ya hicret zarureti sizi sizden alıp da bırakır mı bilinmezlere? Yoksa toprağa verilen her Rumeli evladıyla siz de girer misiniz yerin altına? Halide Alptekin , Balkan faciasını kor alev gibi sinesine çeken ailesinin yaşadıklarını kalemiyle günümüz insanına aktarıyor.Tuna ise hala ağlıyor. (Gerçek dostlar)

Halide Alptekin- Ağlama Tuna, 359 səh. Ağlama Tuna , Balkan müharibəsinin 100 illiyinə həsr olunmuş kitabdır. 1908’dən etibarən Osmanlının Balkanlardakı ipləri tamamilə qopmağa başlayır. Ruslar bolqarlar və serblər arasında ittifaqa nail olur , həmçinin Yunanıstan və Monteneqro da qoşulur və Balkan müharibəsi başlayır. Müharibə Zəif Osmanlınını çöküşə aparır. Dövlət balkanlardakı müsəlmanların sıxışdırılmasının qarşısını ala bilmir , məmurlarının maaşlarını ödəyə bilmədiyindən rüşvətxorluq , ayrıseçkilik baş alıb gedir . Müsəlman əhali qorxudularaq qaçırılır , çünki qətllərin ardı arası kəsilmir. Kocadede ləqəbi ilə tanınan Abdullah kişi ,oğlu Yunus , gəlini və nəvəsi ilə birgə Silistre’də yaşamaqdadır . Yunusun oğlu Həsən isə ailəsi ilə Üsküpdə (indiki Skopye- Makedoniya ) yaşamaqdadır. Yəni Məşhur Rumeli də :) . Rumelidə ortalıq qarışmağa başladıqda xristiyan din nümayəndəsinin övladı Həsənin oğlu Mustafa və onun ailəsinə sataşmağa başlayır. Adı Tantalus idi səhv etmirəmsə adı. Tantalus üçün insan öldürmək havaya atəş açmaq kimi bir şeydir . Başlayan qətllər öz ardınca köçü gətirir, ancaq hər şey gecdir . Çünki bütün Balkanlar müharibədədir . Sərhəd bölgəsi məhşəri çağırışdırır, bombalar , güllələr , qan gölü , parçalanmış cəsədlər ...Osmanlının çöküşü təsvir olunub kitabda. kitab çox axıcı və maraqlı tarixi romandır . Əbdülhəmidin məşrutiyyəti elan etməsi bütün idari səlahiyyətləri başqa millətlərdən də (hətta ermənilər , yəhudilər ) nümayəndələr olan məclisə verir . Əlləri güclənən Jön Türklər az sonra sultanı devirirlər . Osmanlının çöküşü elə bu devirmədən başladı . Sonralar Jön türklər Osmanlı I Dünya Müharibəsini uduzanda hərəsi ölkələrini pis gündə qoyub bir Avropa ölkəsinə qaçdı və Ənvər paşa belə Sultanın devrilməsindəki səhvliyi dəfələrlə dilə gətirdi. Türk tarixi bu cür satqınlıqlarla zəngindir , nə qədər güclü olursan ol daxildən öz güvəndiyin zərbə vurar sənə . Ona görə də Allah bizi yaxınlarımızdan qorusun , düşmənlərlə özümüz bacararıq. (Baho)

Ağlama Tuna PDF indirme linki var mı?

Halide Alptekin - Ağlama Tuna kitabı için internette en çok yapılan aramalardan birisi de Ağlama Tuna PDF linkidir. İnternette ücretli olarak satılan çoğu kitabın PDFleri bulunmaktadır. Ancak bu PDF'leri yasal olmayan yollarla indirmek ve kullanmak hem yasalara hem de ahlaka aykırıdır. Yayın evlerinin sitesinden PDF satılıyorsa indirebilirsiniz.

Kitabın Yazarı Halide Alptekin Kimdir?

1951 yılında İstanbul`da doğdu. İstanbul Kız Lisesi ve İstanbul Eğitim Enstitüsü Türkçe bölümünü bitirdi. Edirne'den Kars'a kadar yurdun çesitli yerlerindeki öğretmen okullarında edebiyat, ilköğretim okulllarından Türkçe öğretmenliği yaptı. Balkan Savaşı'yla kaybettiğimiz topraklardan göç yollarına düşen Evlad-ı Fatihan'dan olan yazar; evli iki çocuk ve bir torun sahibidir

Halide Alptekin Kitapları - Eserleri

Şehadetname
Sarıkamış Kar Bozgunu
Balkan
Ağlama Tuna
Hace

Halide Alptekin Alıntıları - Sözleri

Horozun çok olduğu yerde sabah geç olur. (Ağlama Tuna)
“Büyük acıların sesi duyulmaz.” (Balkan)
Bende Mecnun'dan füzun âşıklık istidadı var , Âşık-ı sadık Menem Mecnun 'un ancak adı var 'diyerek karşılık verdi . (Şehadetname)
Sana çok ihtiyacımız var, sevgine susadık, sözlerine hasret kaldık, nerdesin Ya Muhammed (s.a.s.) (Hace)
Bir hadisenin şüyuu, vukuundan beterdir. (Şehadetname)
Avrupa, acaba şu vahşiyane dökülen kanlardan dolayı katiyen mahçup olmayacak ve kızarmayacak mı? Fakat Avrupa utansın, utanmasın bugün her türlü lanete layıktır. (Ağlama Tuna)
"Rabbimizden hakkımızda hayırlısını temenni edelim." (Balkan)
“Âşık-ı sadık Menem Mecnun’un ancak adı var” (Şehadetname)
Bu Rumeli’nde sevdasına doyamadığım perişan bir güzellik var. Havası başka güzel, yağmuru başka güzel, bereketi başka... Asırlardır var olan çınarları, servileri, karaağaçları, kestane ağaçları ayrı güzel. Burada tütün içmek, türkü çığırmak bile tatlı bir keyif veriyor insana. Türbeleri, tekkeleri, erenleri, evliyaları daha tesirli..... Memleketin hiç bir köşesine yapılmadığı kadar cami, medrese, köprü, imarethane var; öylesine mamur, öylesine bakımlı..... Burası benim öz be öz vatanım! ..... Bülbüllerin öttüğü gül bahçeleri, baykuşların mekanı olmasın! Ömrümüz boyunca şırıltısı, çağlayışı ruhumuzu dinlendiren bereketli Tuna ağlamasın. (Ağlama Tuna)
Şehitler tepesi boş değil, Biri var bekliyor. Arif Nihat Asya (Şehadetname)
"Tüfeğini sırtından indirip kucağında taşımak isteyenlerin elleri yanlışlıkla tüfeklerinin demirine dokunursa yapışıyor, derileri kopmadan çekmeleri mümkün olmuyordu. Bu nasıl bir soğuktu..." (Sarıkamış Kar Bozgunu)
“ Bu dünyada baki kalan iyiliklerdir.” (Balkan)
Çok sevdiği amcasını şehid ettikleri halde, onlara beddua etmemek, "Doğruyu görmüyorlar, onları bağışla Allah'ım bilmiyorlar." diyebilmek ancak ve ancak alemlere rahmet olarak gönderilmeyi hak eden bir Peygamber'e has düşünceler, sözler olabilir. (Hace)
Mataramda su yok, torbamda azık, Elbisemiz yırtık, içimiz ezik, Yol verin dağlarım, yol verin bize, Çarıkları ıslak askere yazık! (Sarıkamış Kar Bozgunu)
Ağla Tuna arkamdan, ağla Kocadede'ye, Toprağın öz sahibi şimdi ñerdedir diye! (Ağlama Tuna)
Doğru yoldan ayrılma, hamd et, yoksulu gözet, Dünya çabuk geçiyor, kapıdadır ahiret. (Hace)
Göremezsin, o Rahman'ın yarattığında hiçbir düzensizlik. Haydi! Çevir gözünü! Görebilir misin hiçbir bozukluk, bir kusur? [Mülk Suresi] (Hace)
Ay görmüşün, yıldıza minneti yoktur. (Ağlama Tuna)
"Çok malda haram vardır, çok sözde yalan vardır." (Balkan)
........ geçinmeye gönlü olan yedi kralla geçinir, niyeti olmayan da kendisiyle dahi geçinemez.... (Ağlama Tuna)