Tamer Kaya kimdir? Tamer Kaya kitapları ve sözleri

Hekim, Yazar Tamer Kaya hayatı araştırılıyor. Peki Tamer Kaya kimdir? Tamer Kaya aslen nerelidir? Tamer Kaya ne zaman, nerede doğdu? Tamer Kaya hayatta mı? İşte Tamer Kaya hayatı...

Hekim, Yazar Tamer Kaya edebi kişiliği, hayat hikayesi ve eserleri merak ediliyor. Kitap severler arama motorlarında Tamer Kaya hakkında bilgi edinmeye çalışıyor. Tamer Kaya hayatını, kitaplarını, sözlerini ve alıntılarını sizler için hazırladık. İşte Tamer Kaya hayatı, eserleri, sözleri ve alıntıları...

Doğum Tarihi:

Doğum Yeri:

Tamer Kaya kimdir?

Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi mezunu olan Dr Kaya, aynı kurumda 1990 yılında Radyoloji Uzmanı oldu. Eskişehir Osmangazi Üniversitesi’nde akademik kariyerini yaptı. 2000 yılında profesör unvanını aldı. 2012 yılında üniversiteden ayrılan Kaya, mesleğine serbest hekim olarak devam etmektedir. Dr. Kaya 2015 - 2018 yılları arasında Türk Radyoloji Derneği başkanlığı yapmıştır. Evli ve iki çocuk babasıdır. Genel evrim ve evrimsel tıp ile uzunca bir süredir ilgilenmekte, bu konuda araştırmalar yapmakta ve konferanslar vermektedir. Kaya’nın konuyla ilgili en geniş kapsamlı eseri olan “İçimizdeki İzler - Yaşam, Evrim ve Biz“ 2015 yılında yayımlanmıştır.

Tamer Kaya Kitapları - Eserleri

• Evrim
• İçimizdeki İzler Yaşam, Evrim ve Biz
• Temel Radyoloji Tekniği

Tamer Kaya Alıntıları - Sözleri

• İlim ilim bilmektir, İlim kendin bilmektir. Sen kendini bilmezsen, Ya nice okumaktır.. Yunus Emre. (İçimizdeki İzler Yaşam, Evrim ve Biz)
• Balığın karaya çıkarken önce sığ su alanlarında yaşamış olan amfibilere dönüşümü ve daha sonra da kara canlılarına dönüşümü söz konusu olmuştur. Dinozorlarda uçmanın evrimleştiği dönemi gösteren bulgular, önce başka amaçla evrilmiş olan tüylerin varlığını ve bir süzülme dönemi sürecinin olduğunu göstermektedir. Bugün denizden karaya çıkış, karadan denize tekrar dönüş ve karadan havaya geçiş gibi tüm önemli geçiş aşamalarını gösteren fosiller ortaya çıkartılmıştır. Balık ile amfibi arası dönemin tipik bir modeli olan ve 375 milyon yıl öncesine tarihlendirilmiş olan Tiktaalik fosili, denizden karaya çıkış dönemini aydınlatmıştır . (Evrim)
• Evrimi hiç anlamamak, yanlış anlamaktan ya da yanlış yorumlamaktan daha iyidir. (Evrim)
• En koyu cehalet , hakkında hiç bilgi sahibi olmadığımız bir şeyi reddetmektir.. (İçimizdeki İzler Yaşam, Evrim ve Biz)
• Bebekler yeni doğan döneminde çok güçlü yakalama refleksine sahiptir. Ellerine verilen herhangi bir şeyi sıkıca kavrarlar. Bir barfikse asılı kalabilirler. Bu yetenek, annelerine sıkıca tutunmak için gerekli olan primat becerilerindendir. Bu kavrama refleksi yeni doğanin ayaklarında da aynı şekildedir. Bu da atalarımızın dört elli olduğu dönemin izlerini de taşımakta olduğumuzu gösterir. (Evrim)
• İnançlarımız , bir arada ve insani koşullarda yaşamayı belirleyen , insani değerleri yücelten , insanlar arası iletişim ve hoşgörüyü artıran temel değerlerdir. Ancak inançların toplumu zenginleştiren ve ayakta tutan bu kadim değerleri , insanın yüksek egosundan etkilenmektedir. İnsan, inancı kendi sınırları içinde algılamakta ve yaratıcının evrensel olması bağlamında değerlendirmekte zorlanmaktadır.. (İçimizdeki İzler Yaşam, Evrim ve Biz)
• Türler sabit değil, değişkendirler, dönüşürler.. El- Cahız. (İçimizdeki İzler Yaşam, Evrim ve Biz)
• “Körelme, evrimsel dönüşümün kaçınılmaz bir sonucudur. Evrim, tam olarak ekonomi yasalarını kullanır. Bir şeye ihtiyacınız yoksa onu zamanla kaybedersiniz. Bu, en değerli organınız, gözleriniz olsa bile.” (Evrim)
• Evrim fikrine yönelik güçlü tepkiler, Darwin’in tahminin çok ötesindeydi. Otobiyografisinde bundan şöyle bahsetmektedir. “ Eleştirilerle karşılaşacağımdan o kadar endişe duyuyordum ki , bir süre için en ufak bir deneme yazmamaya karar verdim.. (İçimizdeki İzler Yaşam, Evrim ve Biz)
• “Atalarımızın gıdaya ulaşabilmeleri için fiziksel aktivite kaçınılmazdı. Avlanmak için avın peşinden koşmak, onu avlamak, bölüşmek ve hatta yemek bile ayrıca bir kalori gerektiriyordu. Bugün istediğimiz gıdaya herhangi bir fiziksel aktivite olmadan ulaşabilmekteyiz. Çoğu zaman masa başında sadece oturarak kazanılan parayla gıdaya ulaşmak geçmişteki avlanmanın yerini almıştır. Doğada ağaç dallarından toplama, bugün market raflarından toplamaya dönüştü. Bu durumlar bizleri obezite riskiyle baş başa bırakıyor.” (Evrim)
• Çocukları büyüme döneminde gözlediğinizde tırmanmaya çok yetenekli olduklarını görürüz. Tutunabildikleri her yere tırmanabilirler. Bu da ağaç yaşamına tam uyum sağlamış olan primat atalarımızdan gelen bir beceridir. (Evrim)
• Beyin büyüklüğümüzü bugünkü modern yaşam koşullarına borçlu değiliz. Aksine bugünkü yaşam koşullarımızı , daha önceki koşullarda evrilmiş olan beynimize ve iletişim becerilerimize borçluyuz.. (İçimizdeki İzler Yaşam, Evrim ve Biz)
• Bonobolarda yönetim dişilerin elindedir.. (İçimizdeki İzler Yaşam, Evrim ve Biz)
• Kör bağırsak ise sindirim borumuza bağlı ek bir bağırsak cebinin soy çizgimizde bir dönem sindirim için kullanmış olmasından sonra bunun artık gerekmediği için zamanla körelmesiyle oluşmuştur. (Evrim)
• Tanrım, Bana değiştirebileceğim şeyleri değiştirmek için cesaret, değiştiremeyeceğim şeyleri kabul etmek için sabır, ikisi arasındaki farkı bilmek için akıl, beni aşkın körlüğünden ve yalanlarından koruyacak dostlar ver .. (İçimizdeki İzler Yaşam, Evrim ve Biz)
• İnançlı olmak, bilimsel olarak ispatlanmış bir gerçeği reddetmek için gerekçe olamaz. (Evrim)
• Zamanla Aşk biter ve artık ilk başlarda olduğu gibi ayağımız yerden kesilmez. Aşk doğası gereği uzun sürmez.. (İçimizdeki İzler Yaşam, Evrim ve Biz)
• Canlılar, çevrelerinde bulunan cansız maddelerle aynı atomlardan oluşmuşlardır. (Evrim)
• Yeryüzündeki yaşam sahnesinde insana verilen rol insanın gözünde başrol olarak görülebilir. Ama evrimi çok iyi anlayınca bu rolün başrol olmadığı ortaya çıkıyor. Doğa mı bize ait , biz mi doğaya ? Sorusuna verdiğimiz cevap , günden güne artan egomuzla değişmekte ve bir figüran olarak her gün kendimizi rolümüze daha çok kaptırmaktayız.. (İçimizdeki İzler Yaşam, Evrim ve Biz)
• “İnançlı olmak, bilimsel olarak ispatlanmış bir gerçeği reddetmek için gerekçe olamaz.” (Evrim)