Yarım Kalan Bir Hayat: Zeynep Osman / KAMIŞLO -1

Zeynep Osman hikayesinin yazı serisinin birinci bölümü...

Sekiz çocuklu bir ailenin en küçüğü olan Zeynep’in altı abisi bir de ablası var. 2012 yılında Şam Üniversitesi İngiliz dili ve edebiyatı bölümüne kayıt yapan Zeynep’in babası ise din dersi öğretmenidir ve Zeynep’in üniversiteye gittiği yıl emekli olur.

Doğup büyüdüğü Kamışlo’dan ilk kez ayrılarak Şam’a giden Zeynep, hem Şam’ı, hem de çok iyi arkadaşlıklar kurmasına vesile olan üniversite ortamını çok sever. Bu çok sevdiği ortamla beraber doğup büyüdüğü memleketini de terk etmek zorunda kalmasını bir türlü hazmetmeyen Zeynep’in hikâyesini dinlemek için sözü ona bırakıyorum şimdi;

2011 yılının ilk aylarıydı. Dera’da olaylar çıkmıştı ama bizler bu olayları pek önemsememiştik.

Önemsememiştik çünkü 2004 yılında ve hatta 15 yaşındaki kardeşimin de yaralanmasına neden olan benzer olaylar Kamışlo’da da çıkmıştı ama sonucunda herhangi bir vahamet söz konusu olmamıştı. Bunun da Kamışlo’daki gibi gelip geçici bir şey olacağını düşünüyorduk.

Dera’daki olayları büyük bir dikkatle takip eden Kamışlolular, daha önceleri çok işkence ve eziyet çekmişlerdi.

Geçmişte çekilen eziyetlerin verdiği dürtü ile beraber Dera’ya destek olma adına, Kamışloluların da sokağa dökülmesi pek gecikmedi.

Kamışlolular, özgürlük, adalet, eşitlik gibi talepleri içeren sloganlarla avazları çıkana kadar bağırmaya başlamışlardı. Dera’ya destek vermek amacıyla yapılan bu yürüyüşlere müdahale eden emniyet güçleri, kimi gençleri tutukladı.

Ama şükürler olsun ki ölümcül bir durum söz konusu olmadı.

Zeynep Osman hikayesinin yazı serisinin devamı gelecek...