Mardinli balcıların yüzü gülüyor

Mardin'in dağlık alanlarında organik bal üreten bal üreticileri son yılların en yüksek rekoltesini yakalamanın sevincini yaşıyor.

Eylül ayının ilk haftasından itibaren başlayan bal sağımı üreticileri memnun etti. Bahar ayında etkili olan yağışlardan kaynaklı bal üretiminde hem kalitede hem de rekoltede yaşanan artışın kendilerini mutlu ettiğini anlatan Nimet Uygur, yıllar önce öğrendiği arıcılık mesleğini devam ettirdiğini söyledi.
Arıcılık mesleğini 40 yıldan beridir sürdüren Uygur, yıllık olarak yüzlerce ana arı üretirken, diğer taraftan da karakovan ve fenni kovanlarda ürettikleri balları da piyasada satıyor.

Yıllar önce başladığı ana arı üretimini de sürdüren Uygur, bölgede ana arı üretiminde öncülük ettiklerini belirterek, "Bal üretiminin yanında ana arı üretimini de yapıyoruz. Ana arı da sezonu daha önce kapatmıştık. Bal üretiminde de sezonu kapatmak üzereyiz. Ana arıyı Mardin yöresinde biz üretiyoruz. Ben tamamen profesyonel bir şekilde üretim yapıyorum. Pazar sorunu da yok. Genelde müşterilerimiz daha önce ana arı alıp, memnun kaldıkları için bir daha alıyorlar. Bir de telefonla birbirleriyle iletişime geçerek bizi arıyorlar. Bizde bunu sıraya koyuyoruz. İlk arayan, ilk ana arıyı alır. Böylece insanlara teslimatı yapıyoruz. Ana arının da teslimatı için bazı kurallar var. Çiftleştikten sonra yavrunun kapanması lazım ki sattığımız adam daha iyi o anayı tutturabilsin. Zaten damızlıkla çalışıyor, kaliteli ırklar üretiyor, profesyonel şekilde iyi bir ana yapmaya çalışıyoruz."dedi.

ARI SÜTÜ DE ÜRETİYORLAR

Uygur, ana arı, polen, propolis ve az miktarda da olsa arı sütü üretimini yaptıklarını belirterek, ana arı üretiminde bölgede söz sahibi olduklarını ifade etti.
Bu yıl bal rekoltesinin yüksek olmasını beklediklerini ifade eden Uygur, "Şimdi aynı çiçek Mardin’in her tarafında bulunabilir. Ama her tarafın balı aynı kalitede olmuyor. Bunun sebebi doğadaki hava şartları ve topraktaki minerallerdir. Yani Şeyhan bölgesindeki çiçeklerin verdiği bal ile diyelim ki başka bölgedeki çiçekler bitki olarak aynı ama balın tadı aynı değil. O toprağın içindeki minerallerle alakalı olan bir şey. Buranın balı onun için bu kadar kaliteli oluyor. Burada şu an asıl yoğunluğu kekik ve geven oluşturuyor. Bunun yanında kantaron, sütlügen, üçgül, ballıbaba gibi ismini sayamayacağımız binlerce çeşit çiçek var. Bunların gelişimi polifloral bir bal meydana çıkarıyor. Balımız her zaman ödül alan çok kaliteli baldır." ifadesini kullandı.

REKOLTE BEKLİYORLAR

Bu yıl rekolteyi yüksek beklediklerini belirten Uygur şunları söyledi:
"Şu an için beklentimiz yüksek ama doğadır neyin ne olacağını hiçbir zaman kestiremeyiz. Ama çiçeğe, havaya bakarak her zamankinden yüksek olacağını tahmin ediyoruz. Toplam 700 tane fenni, 300 tane kara kovanım var. Bu sene ki verim hem kara kovanda hem fenni kovanlarda yüzde 60-70 daha yüksek olacağını düşünüyoruz. Bu seneki verim doğanın şartlarına göre bundan sonraki hava olaylarına göre daha yüksek olacağını düşünüyoruz."

"Girdi maliyetleri arttığı için bal fiyatı yükselecek"

Girdi fiyatlarının enflasyonla orantılı olduğunu, maliyetin yükselmesiyle birlikte bal fiyatının da yükseleceğini belirten Uygur, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bu sene ki girdi fiyatları enflasyonla ters orantıdadır. Yani daha yüksektir. Enflasyon diyelim ki yüzde 100 ise, bizim girdi fiyatlarımız nakliye, mazot, yiyecek, hepsi beş kat artmış. Mazot geçen yıl ki fiyattan bu sene yüzde 500 daha değişik fiyatlara gelmiş. Bu bal fiyatlarına yüzde 100’den fazla etki edeceğini düşünüyoruz. Fiyatların geçen yıla oranla bal rekoltesi yüksek bile olsa, en az yüzde 100’den fazla artmasını bekliyoruz."